İsim meydan okuma, kafa tutma, karşı koyma, direnme, mukavemet, muhalefet. bid defiance to someone = set
someone at defiance: birisine meydan okumak, kafa tutmak.
İsim defiance of: saymama, hiçe sayma, karşı gelme, riayetsizlik. in defiance of: hiçe sayarak,
rağmen, zıddına. He worked in defiance of doctor's orders. in defiance of the law: kanunu hiçe sayarak, kanuna karşı gelerek. defiance of danger: tehlikeye meydan okuma.