İnanılır gibi değil!
Ünlem, Deyim
Anla anlayabilirsen!
Ünlem, Deyim
Hayret birşey!
Ünlem, Deyim
Buyur, buradan yak!
Ünlem, Deyim
Olacak iş değil!
Ünlem, Deyim
aşağı yukarı bir rakam
İsim
temel rakam (istatistikte , öteki rakamların kıyaslandığı bir rakam
parantez içine alınmış rakam
yüksek fiyata satın almak
Fiil
düşük fiyata satın almak
Fiil
(tahmin) emniyet derecesi
zavallı rolü oynamak
Fiil
rezil olmak, yüzüne gözüne bulaştırmak.
manevî baba, ideal baba, baba yerine konulan adam.
İsim
yüksek fiyat istemek
Fiil
(ağaçtan) insan modeli, manken, kukla, cansız model.
İsim
önemsiz kişi,
mec. sarı çizmeli Mehmet Ağa.
İsim
anne figürü
İsim, Psikoloji
belli bir meblağın üzerinde kredi vermemek
Fiil
rantabl bir şekilde üretmek
Fiil
halkın yakından tanıdığı kişi
İsim
hatırı sayılır miktarda satış yapmış olmak
Fiil
yuvarlak rakam/sayı.
İsim
epey yüksek bir rakam tutmak
Fiil
çizgi resim, çocukların yaptığı basit çizgilerden oluşan resim.
İsim
(romanda) silik şahsiyet, sathî olarak belirtilen karakter.
İsim
birine başka biriymiş gibi görünmek
Fiil
şekil açıklaması
Bilgi Teknolojileri
havada 8 rakamı şeklinde yörünge çizerek yapılan manevra.
Havacılık
buz üzerinde 8 çizerek kayma.
8 şeklinde düğüm/sargı vb.
seçime aday olarak katılmak
Fiil
bir memuriyete girmeye çalışmak
Fiil
hesaba katmak, (hesaba) dahil etmek.
Have you figured in the cost of the hotel? Otel masrafını da hesaba kattın mı?
basında sözü edilmek
Fiil
havada 8 rakamı şeklinde yörünge çizerek yapılan manevra.
Havacılık
buz üzerinde 8 çizerek kayma.
8 şeklinde düğüm/sargı vb.
mecazlı konuşma: teşbih, istiare, mecaz, kinaye vb. gibi edebî sanatlara başvurarak dolaylı yollardan
konuyu daha ilginç hale getirme.
İsim
konuşma biçimi
İsim, Dil ve Edebiyat
(a) güvenmek, dayanmak, bel bağlamak.
I am figuring on (getting) a $200 pay increase. (b) planlamada)
gözönünde tutmak, nazarı itibara almak, hesaba katmak.
You had better figure on running into heavy traffic leaving the city: Şehirde yoğun bir trafikle karşılaşacağını kesaba katmalısın.
listede adı bulunmak
Fiil
bir listede adı bulunmak
Fiil
(US) başarıyla sonuçlanacağını beklemek
Fiil
birinin daha erken geleceğini hesaplamış olmak
Fiil
hayalinde canlandırmak
Fiil
(a) hesaplamak, hesap etmek.
He figured out how much it would cost. (b) düşünmek, tasavvur etmek,
anlamak, kavramak.
We must figure out how to do it.
düşünerek bir sonuca varmak
Fiil
masrafını hesap etmek
Fiil
masrafların hesabını yapmak
Fiil
birinde alacağı olmak
Fiil
hesap etmek, toplama yapmak.
masrafları hesaplamak
Fiil
çağının en önemli şahsiyeti
narhın üstünde satmak
Fiil