gidişini tespit etmek
Fiil
ikametgâhını belli bir yerde tespit etmek
Fiil
(birisini) mahvetmek, canına okumak.
Brit.:
waggon.
bir şeyi belleğine çakmak
Fiil
kendinin ya da başkasının güçlüğe uğramasına sebep olmak
Fiil
güç durumdan kurtulmak
Fiil
birini zor bir durumdan kurtarmak
Fiil
birini güç durumdan kurtarmak
Fiil
geçici program düzeltmesi
Bilgi Teknolojileri
(US) birini zorlamak
Fiil
bilanço üzerinde bir sorunu geçici olarak düzeltme
bir sorunun hızlı ve köklü olmayan çözümü
hızlı ve köklü olmayan çözüm
duruşma günü tespit etmek
Fiil
randevu tespit etmek
Fiil
bir tarih tespit etmek
Fiil
toplantı için tarih tespit etmek
Fiil
duruşma günü tespit etmek
Fiil
duruşma günü tespit etmek
Fiil
duruşma günü tespit etmek
Fiil
duruşma için bir gün tespit etmek
Fiil
vade tarihi saptamak
Fiil
duruşma gününü tespit etmek
Fiil
mahkemede bir duruşma günü tesbit etmek
Fiil
duruşma günü tespit etmek
Fiil
(US) jüriye rüşvet vermek
Fiil
bir toplantı tespit etmek
Fiil
saat on iki için toplantı ayarlamak
Fiil
gazeteyi tutucuya takmak
Fiil
bir kur tespit etmek
Fiil
bir telif ücreti tespit etmek
Fiil
bir geminin yerini saptamak
Fiil
bir zaman tespit etmek
Fiil
araba lastiği tamir etmek
Fiil
bir mahkeme yeri tespit etmek
Fiil
bir saati tamir etmek
Fiil
randevu tespit etmek
Fiil
bir bütçenin sınırlarını saptamak
Fiil
randevu tespit etmek
Fiil
hasarları tespit etmek
Fiil
ihracat kotalarını tespit etmek
Fiil
ihracat kotasını tespit etmek
Fiil
ihracat kotaları tespit etmek
Fiil
ithal kotaları tespit etmek
Fiil
düzeltme düzeyi
Bilgi Teknolojileri
tarih üzerinde uyuşmak
Fiil
karar vermek, karar kılmak, kararlaştırmak, (kararını/fikrini) belirtmek, seçmek.
They finally fixed on that house: Nihayet o evde karar kıldılar.
ithal için kotalar tespit etmek
Fiil
ithalat için kotalar tespit etmek
Fiil
kurları tespit etmek
Fiil
birine rüşvet vermek
Fiil
(US) birinin hakkından gelmek
Fiil
birine bir iş ayarlamak
Fiil
birinden kuşkulanmak
Fiil
bir verginin miktarını tespit etmek
Fiil
maliyetleri tespit etmek
Fiil
gelir vergisini tespit etmek
Fiil
maaş düzeyini saptamak
Fiil
maaş düzeyinısaptamak
Fiil
(gemi) mevkiini tespit etmek
Fiil
yeni bir modele fiyat biçmek
Fiil
yeterli çoğunluk şartlarını tespit etmek
Fiil
tarifeyi tespit etmek
Fiil
fiyat tarifesini tespit etmek
Fiil
bir kalemin değerini saptamak
Fiil
kalemin değerini saptamak
Fiil
(a) hazırlamak, düzene sokmak, düzeltmek, tertip/tanzim etmek, (b) giyinip kuşanmak, süslenmek.
You should fix up to go to the party. (c) (ihtiyacını) karşılamak, sağlamak, temin/tedarik etmek, bulmak, misafir etmek.
We must fix him up with a job/with a nice girl: Ona bir iş/iyi bir kız bulmalıyız.
They fixed us up in a good hotel: Bize iyi bir otel buldular.
We fixed them up for one night: Onları bir gece misafir ettik. (d) onarmak, tamir etmek, (e) tedavi etmek, çare bulmak.
bir arkadaşa gece yatacak yer ayarlamak
Fiil
bir radyo istasyonu kurmak
Fiil
gece yatacak bir yer bulmak
Fiil
küçük bir bungalovda karar kılmak
Fiil
mevkiini tespit etmek
Fiil
hasar tespiti soruşturması