1. sol, solda, sola ait, soltarafta bulunan.
  2. solcu, (politikada) sol eğilimli.
  3. sol taraf.
  4. sola dönüş.
    make a left: sola dönmek.
    Make a left at the next corner: İlk köşeden sola dön.
  5. (a) Parlamento salonunda başkanın solunda bulunan ve sosyalist parti üyelerine ayrılan kısım, (b) (toplu
    olarak) sol, solcular, sosyalist milletvekilleri.
  6. (yumruk oyununda) sol vuruş.
  7. Zarf sola doğru.
  8. Fiil (bkz: leave )1
    (geç.z.&s.f.).
bir başına bırakılmak Fiil
kendi takdirine bırakılmak Fiil
kendi olanaklarıyla baş başa kalmak Fiil
office emanetçiden eşyalarını geri istemek Fiil
sol gözünü kullanamaz olmak Fiil
kendi imkânlarıyla başbaşa kalmış
sol eğilimli Sıfat, Siyaset-Ulusl. İlişkiler
sol tandanslı Sıfat, Siyaset-Ulusl. İlişkiler
sol cenah İsim, Siyaset-Ulusl. İlişkiler
sol camia İsim, Siyaset-Ulusl. İlişkiler
sol entelijansiya İsim, Siyaset-Ulusl. İlişkiler
sol alt kadran İsim, Anatomi
sol alt bölge İsim, Anatomi
ortanın solunda olmak Fiil
sol üst kadran İsim, Anatomi
sol üst bölge İsim, Anatomi
sola çekmek Fiil
AT'ye karşı sol
kalmak.
There was nothing left to me but to leave the country: Bana memleketi terk etmekten başka
yapacak bir şey kalmamıştı (başka çare yoktu).
My assistant prepared the whole project, there was nothing left to me but to sign it: Bütün projeyi asistanım yaptı, bana sadece imza etmek kaldı.
sola dönmek Fiil
(sayfa) sol aşağı taraf
Avrupa solu (Avrupa Parlamentosu'ndaki sosyalist parti grubuna ve Avrupa Sosyalist Hareketi'ne verilen ad
aşırı sol
solcu
sola yaslamak Fiil, Bilgi Teknolojileri
bitkin ve mecalsiz olmak Fiil
takati kesilmek Fiil
daha savaşacak gücü kalmış olmak Fiil
henüz bazı şüpheler beslemek Fiil
sol tarafı takip etmek Fiil
soldan gitmek Fiil
sol tarafta kalmak Fiil
sol taraftan ayrılmamak Fiil
soldan gitmek Fiil
marjinal sol İsim, Siyaset-Ulusl. İlişkiler
ılımlı sol
ılımlı sol
yeni sol
İngiltere'de eski libaral felsefeyi reddeden genç radikaller tarafından başlatılan sonradan özgürlük
ve bireyselliği engellediği inancıyla kudrete kar
(politika) sola açılma
sollamak Fiil
önündeki arabayı sollamak Fiil
ilerici sol İsim, Sosyoloji
(araba) sola çekmek Fiil
radikal sol İsim, Siyaset-Ulusl. İlişkiler
her yerde, her tarafta, her yönde.
Hit out right and left: Hem nalına hem mıhına vurmak.
sağa sola vurmak.
sola dönmek Fiil
sola sapmak Fiil
merkez sol İsim, Siyaset-Ulusl. İlişkiler
devrimci sol İsim, Siyaset-Ulusl. İlişkiler
katresi kalmadı
sola dönmek Fiil
sol taraf
sola yaslamak Fiil, Bilgi Teknolojileri
sola yaslanmış Bilgi Teknolojileri
sola yaslama Bilgi Teknolojileri
sol kulakçık İsim, Anatomi
sol atrium İsim, Anatomi
sol kıyı: Pariste Sen nehrinin güneyindeki sanatçı, yazar ve öğrenci semti.
boş bırakılmış Sıfat
sola dön(üş).
(a) (beyzbolde) sol saha, (b) sol saha oyuncusu.
(beyzbolde) sol saha oyuncusu.
sol kanat İsim, Futbol
sol frontal lob İsim, Anatomi
sol frontal bölge İsim, Anatomi
sol alın lobu İsim, Anatomi
sol alın bölgesi İsim, Anatomi
sol el
yolun sol tarafı
beceriksiz
solaklar için yapılmış
sol elle yapılan
solak
acemi
solak (kişi
sol yarımküre İsim, Anatomi
sola yanaşık
sola yaslamak Fiil, Bilgi Teknolojileri
(Br) emanet için bırakılmış valiz
emanete teslim edilmiş bagaj
bagaj/emanet yeri.
(Br) emanetçi
sol oksipital lob İsim, Anatomi
sol oksipital bölge İsim, Anatomi
sol ense lobu İsim, Anatomi
sol ense bölgesi İsim, Anatomi
sol artkafa lobu İsim, Anatomi
sol artkafa bölgesi İsim, Anatomi
ziyade
sol parietal lob İsim, Anatomi
sol parietal bölge İsim, Anatomi
sol kadran İsim, Anatomi
sola kaydırma
sol temporal lob İsim, Anatomi
sol temporal bölge İsim, Anatomi
sol şakak lobu İsim, Anatomi
sol şakak bölgesi İsim, Anatomi
takdirine bırakılmış
sola dönüş
sola dönüş işareti
sola dönüş
sol karıncık İsim, Anatomi
sol ventrikül İsim, Anatomi
sol, solkanat: sosyal, politik ve ekonomik alanda mevcut düzeni yıkıp geniş kapsamlı devrim yapma yanlısı
olan parti/grup. right.
left1 (6). İsim
sol kanat, sol eğilimli parti/kurum vb. İsim
ideolojik yelpaze
sol koalisyon
solun seçim zaferi
solcu devrimi
solcu sosyalist
solcuların kazanması
sol oylar İsim
sol açık İsim, Futbol
solcu politikası İsim
emanete bırakılmış eşya
bir anlaşmaya dahil edilmemek için talepte bulunmak Fiil
sözü edilmemesi daha iyi olmak Fiil
yedeğe alınmak.
geçilmek Fiil
birinin takdir yetkisine bırakılmak Fiil
arkada kalmak Fiil
arkaya kalmak Fiil
mahrum kalmak Fiil
şaşakalmak Fiil
kalakalmak Fiil
avucunu yalamak Fiil
birinin emlakini tevarüs etmek Fiil

be left holding the bag): (a) başkasının yarım bıraktığı iş) üzerinde kalmak/üstüne yıkılmak,
sorumluluk üzerinde kalmak, (b) eli boş dönmek,
argo hava almak, açıkta kalmak.
orta da kalmak Fiil
aç açık kalmak Fiil
muallakta kalmak Fiil
yaya kalmak Fiil
meydanda kalmak Fiil
kalakalmak Fiil
artmak, (artık) kalmak.
bir satıştan arta kalmak Fiil
satıştan arta kalmak Fiil
satıştan arda kalmak Fiil
sipsivri kalmak Fiil
takdirine kalmak Fiil
birinin ihtiyarına (seçimine) bırakılmış olmak Fiil
hâkimin takdirine bırakılmak Fiil
mahkemenin takdir yetkisine bırakılmak Fiil
parasız pulsuz bırakılmak Fiil
sallantı da kalmak Fiil
sallantı da kalmak Fiil
ayakta kalmak Fiil
orta da kalmak Fiil
ortanın solu koalisyonu
ortanın solu koalisyonu
aşırı sol kanat
sağa/sola bak! (yürüyüş halinde başla selam için verilen komut).
eyes front! ileri bak!
para cezasının tutarı hâkimin takdirine bırakılmıştır
satılmayan mallar İsim
el de kalan mallar İsim
elimizde kalan mallar İsim
acele ile çıktı
gitme telaşı içinde kalemini unuttu
trene yetişmek için acelesinden şapkasını takside unuttu
sola dönüş yok
tamamen yanlış/hatalı, çığırından/zıvanadan çıkmış.
solcu kanat
yalnız kalmak (olmak)
(sayfa) sol yukarı
sola dön işareti
(Br) boş bırakılmış oy pusulası
artakalan