Ingilizce-Türkçe Çeviri

  1. Geçişli Fiil ayartmak, azdırmak, kötü yola sevketmek
  2. Geçişli Fiil baştan çıkarmak, iğfal etmek, iffetini bozmak, kandırarak ırzına geçmek.
    She was seduced by a man
    who never kept his promise to marry her.
  3. Geçişli Fiil (inançlarından/ilkelerinden/sadakatinden vb.) ayırmak, (kötü yola) saptırmak, ifsat etmek.
    He was
    seduced by the prospect of gain.
  4. Geçişli Fiil (vaatlerle) kandırmak, ayartmak, gözünü boyamak, kurnazlıkla celbetmek.
    a supermarket seducing customers
    with special sales.
Ingilizce-Türkçe çeviriler: Atalay Sözlügü, 1. Basim

Ingilizce-Türkçe Ilgili Terimler

seduce into war
savaşa kışkırtmak Fiil
seduce someone from his duty
birini görevinden ayartmak Fiil
seduce someone into doing something
birinin aklını çelerek birşey yaptırmak Fiil
seduce someone into doing something
birini birşey yapması için kandırmak Fiil
seduce to leave service
işini bırakması için ayartmak Fiil
to be able to seduce the sex opposite quickly
hızlı (argo)
Ingilizce-Türkçe terim çevirileri: Zargan Ltd.