continuation

  1. Noun sürme, devam (etme).
    Further continuation of the war would be a disaster.
  2. Noun sürdürme, devam ettirme.
  3. Noun uzatma, süre uzatımı, temdit.
    to request the continuation of a loan.
  4. Noun uzantı, devam, mabat.
    The Baltic Sea is a continuation of the North Sea. The continuation of the story
    will appear in the next month's magazine.
  5. Noun (kütüphanecilikte) sürekli yayın, çok uzun zaman devam eden neşriyat.
  6. Noun
    analytic continuation ile ayni anlama gelir. (çözümsel) uzanım: (a) bir çözümsel işlevin tanım
    bölgesinin genişletilmesi, (b) tanım bölgesi genişletilmiş çözümsel işlev (analitik fonksiyon).
çözümsel uzanım: belirli bir domende verilen bir analitik işlevle çakışan ve daha geniş bir domende analitik
kalan bir işlev bulma yöntemi, (b) bu yöntemle bulunan işlev.
continuation ile ayni anlama gelir. (çözümsel) uzanım: (a) bir çözümsel işlevin tanım bölgesinin
genişletilmesi, (b) tanım bölgesi genişletilmiş çözümsel işlev (analitik fonksiyon).
temdit şartları Noun
süre uzatma şartları Noun
temdit senedi
(Br) temdit senedi
(Br) repor işi
sürdürme karakteri Information Technology
olgunlaşma sınıfı
devam klozu (zaman zaman deniz poliçelerine konulan bu kloz ile geminin sigortalandığı zamanın bitiminde
belirli bir zaman daha sigortasının devamı sa
devam klozu
olgunlaşma kursu
(Br) repor günü
meslek eğitimi
bir işin devamı
bir hikâyenin devamı
eğitimin devamı
yenilenen poliçe
(Br) repor işlemlerindeki komisyon oranı
gece okulu, halk okulu: ilkokuldan sonra çalışma hayatına atılanların öğrenimlerine devam edebilmeleri için açılan okul.
devam sayfası Noun
olgunlaşma öğretimi
meslek öğretimi
olgunlaşma eğitimi
meslek eğitimi
(patent) kullanımın devamı