takdir hakkını kötüye kullanmak
Verb
takdir yetkisini kötüye kullanmak
Verb
(birinin) takdirine/tensibine göre.
The hours of the meeting will be fixed at the chairman's discretion.
at your discretion: istediğiniz zamanda/şekilde/tarzda, nasıl uygun görürseniz, nasıl tensip ederseniz.
kendi takdirine bırakılmak
Verb
birinin takdirine bırakmak
Verb
birinin takdirine bırakmak
Verb
takdir yetkisini kullanmak
Verb
kendi takdir hakkını kullanmak
Verb
takdir hakkının kötüye kullanılması
ihtiyatlı hareket etmek
Verb
idari tasarruf
Noun, Public Administration
(yasal hakların elde edildiği) reşitlik çağı, sinni rüşt.
to be/come of age: reşit olmak, sinni rüşte erişmek.
sorumluluk yaşı: bir kimsenin eylemlerinden yasal olarak sorumlu olduğu yaş.
temyiz yaşına erişmek
Verb
dilediği gibi (bir müşterinin borsa simsarına uygun gördüğü fiyata hisse alıp satması için verdiği talimat
nasıl takdir buyurursanız
birinin takdir yetkisine bırakılmak
Verb
(sır saklama bakımından) güvenilir olmak
Verb
serbest takdir yetkisine sahip olmak
Verb
takdir hakkını serbestçe kullanabilmek
Verb
birine bir sır tevdi etmek
Verb
takdir hakkının kullanılması
tam takdir yetkisi olmak
Verb
borsa simsarı ile müşterisi arasında bazı alım satımları müşteriye danışmadan yapabilmeyi olanaklı kılan anlaşma
mesleğin gerektirdiği sır saklama
takdir yetkisinin kapsamı
temyiz kudretine sahip olunan yıllar
Noun
Basiret ve tedbir cesaretten evlâdır (Basiret, selametin anasıdır).
bir mahkemenin takdir yetkisi
Noun
yönetim kurulunun takdiri
hâkimin takdirine bırakılmak
Verb
mahkemenin takdir yetkisine bırakılmak
Verb
bir şey hakkında itidal ve incelik göstermek
Verb
para cezasının tutarı hâkimin takdirine bırakılmıştır
tam hareket serbestisine sahip olmak
Verb
...'i ...'in takdirine bırakmak
Verb
mahkemenin takdir yetkisinde