(reklamcılık) prestij için yapılan reklam
gezi işletmesinin ya da seyahat ajanının bir uçağın koltuklarının bir bölümünü kapatması
yeniden halka satmak amacıyla bir kişinin
vasıta ile sağlanan iş (sigortacı ile sigortalı arasında doğrudan aktedilen işin tersine bir simsar veya
acente aracılığıyla veya başka bir sigortacı
sanığın hallerinden çıkarılan itiraf
...'in dolaylı sonuçları
Noun
dolaylı fiyat kontrolü
Noun, Competition Law
dolaylı maliyet (üretilen mal veya hizmet birimiyle olan ilişkisi doğrudan doğruya tespit edilemeyen
ancak üretim fonksiyonunun gerçekleştirilmesi içi
dolaylı adres
Information Technology
(telefon) otomatik arama sistemi
dolaylı söylem/anlatım.
“He said he was hungry.” gibi. Dolaysız şekli:
He said “I am hungry.”
karine niteliğindeki delil
iki ülke arasındaki alışverişin kendi para birimleri ile değil
üçüncü bir ülke para birimiyle ifade edilmesi
belirli bir mal veya hizmetli doğrudan ilgilendirmeyen yönetim ve dağıtım maliyetleri gibi genel nitelikteki giderler
Noun
endirekt serbest vuruş
Noun, Sports
dolaylı yatırım
Noun, Civil Law
endirekt işçilik giderleri
Noun
dolaylı işçilik giderleri
Noun
dolaylı işçilik giderleri
Noun
endirekt işçilik giderleri
Noun
(bilanço) ilerde doğabilecek borçlar
Noun
(bilanço) ileride doğabilecek borçlar
Noun
dolaylı aydınlatma/ışıklandırma.
üretim genel giderleri
Noun, Accounting
endirekt malzeme maliyeti
endirekt malzeme maliyeti
endirekt amortisman yöntemi
dolaylı soru sorma yöntemi
dolaylı üretim (ihtisaslaşma ve işbölümünün yararlarını kullanarak yapılan üretim
dolaylı soru kâğıdı (gerçek soruların gizlenmiş olduğu soru kâğıdı
dolaylı sorumluluk
Noun, Law
(dilbilgisi) dolaylı anlatım
endirekt maliyetin bölüştürülmesi
direkt vergilendirmeden endirekt vergilendirmeye geçme
üretim maliyetlerinin işletmenin nihai üretimini oluşturan ürün ve hizmetlere dağıtılmadığı endirekt maliyet