mükemmel

Turkish-English Translation

  1. great
  2. fine
  3. excellent
  4. clean
  5. Adverb perfectly
  6. well
  7. absolute
  8. classical
  9. Adverb thoroughly
  10. superb
  11. Adjective tremendous
  12. elegant
  13. splendid
  14. ideal
  15. immense
  16. distinguished
  17. thorough
  18. glorious
  19. finished
  20. terrific
  21. polished
  22. Adjective fabulous
  23. good
  24. capital
  25. impeccable
  26. exemplary
  27. cool
  28. wally
  29. Adjective wondrous
  30. faultless
  31. consummate
  32. sound
  33. famously
  34. flawless
  35. groovy
  36. sterling
  37. thoroughbred
  38. all right
  39. topping
  40. four-star
  41. peachy
  42. cracking
  43. hunky-dory
  44. nobby
  45. Adjective marvelous
  46. lush
  47. bueno
  48. down to the ground
  49. letter-perfect
  50. first rate
  51. gilt edged
  52. hunky dory
  53. corking
  54. on the nose
  55. perfection to
  56. bonzer
  57. out of this world
  58. perfect
  59. bang-up
  60. eximious
  61. point-device
  62. tant mieux
  63. bang on
  64. bosker
  65. like nobody's business
  66. hotsy-totsy
  67. jim-dandy
  68. uptight, up-tight
Turkish-English translations from Zargan's own database

Turkish-English Phrases

(alan) mükemmel
cracking
en mükemmel
supreme
mükemmel biçimde
thoroughly Adverb
mükemmel biçimde
perfectly Adverb
mükemmel bir kişi ya da şey
corker
mükemmel bir şekilde
eminently Adverb
mükemmel bir şekilde
thoroughly Adverb
mükemmel bir şekilde
perfectly Adverb
Mükemmel değil.
It leaves something to be desired.
mükemmel durum
ideal condition
mükemmel durumda
faultless condition
mükemmel durumda
high condition
mükemmel düzen ya da koşul
apple pie order
mükemmel ev kadını
pattern wife
mükemmel fikir
first rate idea
mükemmel geçen zaman
whale of a time
mükemmel hale getirme
perfection Noun
mükemmel icat
perfect machine
mükemmel ifade tarzı
felicitious turn of expression
mükemmel iş
fine piece of business
mükemmel kişi
perfection Noun
mükemmel konuşmacı
vintage conversationalist
mükemmel makine
ideal engine
mükemmel olarak
like a house on fire
mükemmel olarak
perfectly Adverb
mükemmel olmak
to beat the band Verb
mükemmel örnek
perfect specimen
mükemmel örnek
exemplar Noun
mükemmel sanat yapıtı
finished art work
mükemmel servis
conspicuous service
mükemmel servis
excellent service
mükemmel şey
perfection Noun
Mükemmel!
That's capital!
Mükemmel!
Capital!
(bir şeyin) en mükemmel örneği
quintescence
bir şeyi mükemmel durumda korumak
to keep something spotless Verb
bir şeyi mükemmel yapmak
to do something to perfection Verb
en mükemmel biçimde
supremely
hâlâ mükemmel çalışmak
to be still going like the clappers Verb
her şey de mükemmel olmak
to be perfect in all things Verb
her şeyde mükemmel olmak
to be perfect in everything Verb
her şeyde mükemmel olmak
to perfect in all things Verb
işini mükemmel yapmak
to be thorough in one's work Verb
izne çıkmak için mükemmel hava
ideal weather for a holiday
tam ve mükemmel adalet
poetic justice
tasavvur edilebilen en mükemmel kimse veya şey
ideal
var olan şeyleri en mükemmel biçimde gösterme isteği
idealism
yaptığı iş pek mükemmel değil
his work leaves much to be desired
Turkish-English phrases from Zargan's own database

Turkish Dictionary (Kubbealti Turkish Dictionary)

  1. Olabileceği en ... kusursuz, tam
Summary published in cooperation with Kubbealti Foundation. Please visit www.kubbealtilugati.com for the full entry, including etymologies, detailed senses, usage examples and much more.