prim.

English-Turkish Translation

  1. primary.
  2. primitive.
English-Turkish translations from the Atalay Dictionary, First Edition

English Turkish Phrases

prim
çok resmî/ciddi, usule fazla meraklı (kimse). Adjective
prim
bakımlı, düzgün. Adjective
prim
(yüzüne) resmî/ciddi ifade vermek, resmî/ciddi tavır takınmak. Adjective
prim
fazla resmî/ciddi olmak. Adjective
prim one's mouth
dudaklarını büzmek.
prim oneself up
sahte tavır takınmak Verb
prim oneself up
yapmacık yapmak Verb
prim up a room
bir odayı titizlikle düzenlemek Verb
prim your lips
dudaklarını büzmek Verb
English-Turkish phrases from Zargan's own database

Turkish-English Phrases

prim
advance premium
prim
bonus
prim
premium
prim
bounty Noun
prim
option money
prim
optional money
prim
contribution Noun
(hayat sigortası) ödenen ek prim
paid up addition
(hayat sigortası) vadesi gelen prim payı
maturity dividend
(sigorta , US) ölüm veya sakatlık nedeniyle prim ödememe
payer benefit
(sigortacılık , US) ek prim
penalty rate
(yangın sigortası , US) kişinin takdirine göre saptanan prim
judgment rate
(yaşam sigortası) prim rezervi
unearned-premium reserve
(yaşam sigortası) yıl sonu prim rezervi
terminal reserve
000 dolar civarında olup ayrıca yüksek prim verilecektir
starting salary in the $ 25 , 000 area plus significant bonus arrangement
artan prim
accelerating premium
asgari prim
minimum premium
asli brüt prim
original gross premium
asli net konservasyon prim geliri (Sedan'ın reasürans ödemelerinden sonra alıkoyduğu net prim geliri
original net retained premium income
aylık prim
monthly premium
azalıp artan prim
fluctuating premium
baz prim
underlying premium
beher sigorta itibariyle prim fiyatı
premium rate
belirli sürelerle ayarlanan prim
deposit premium
belli bir oran üzerinden alınan prim
prorata premium
belli bir oran üzerine alınan prim
pro rata premium
belli bir somut risk için prim takdiri
individual rating Insurance
bir acenteye prim ödemek
to pay a premium to an agent Verb
bir grup sigortacının uyguladığı prim tarifesi
tariff
bir prim ile ödüllendirmek
to reward with a premium Verb
bir prim ödemesi
bonification
bir prim saptamak
to fix a premium Verb
bir prim üzerinde anlaşmak
to arrange a premium Verb
borsa prim spekülatörü
option operator
borsada prim emri
option order
brüt prim
gross premium
bu gemilerle taşınan mallar için ek prim ödenir
overage
çift prim
compound premium
çok düşük prim
short premium
daha yüksek bir prim grubuna sokmak
to rate someone up Verb, Insurance
dalgalanan (azalıp artan) prim
fluctuating premium
dalgalanan prim
fluctuating premium
defaten ödenen prim
single premium
değişken prim
variable premium
değişmeden kalan prim
level premium
değişmeyen prim
level premium
doğal prim
natural premium
ek prim
supplementary premium
ek prim
overagio
ek prim
additional premium
ek prim karşılığında devam eder
direct or held covered
en düşük prim
minimum premium
esas prim
base premium
götürü prim
flat rate premium
grup sigortası prim iskontosu
fleet discount Noun
hacim satışlarında prim olarak ödenen fazladan komisyon
volume incentive
henüz hak edilmemiş prim
unearned premium
herhangi bir rüşvet türü ya da yasal olmayan prim
hat
hisseye endeksli prim sistemi
phantom stock plan Noun, Management
hisseye endeksli prim sistemi
phantom stock option plan Noun, Management
hisseye endeksli prim sistemi
phantom equity plan Noun, Management
ihracat prim belgesi
bounty certificate
ilave prim
extra premium
ilk prim
opening premium
ilk prim
first premium Insurance
ilk prim (sigorta)
first premium
ilk prim ödemesi
first premium
işçilere daha çok ücret alsınlar diye verilen prim
accelerating premium
kazanılmış prim (sigorta süresinin biten bölümüne ait prim
preliminary earned
munzam prim
loaded premium Insurance
müterakki prim
accelerating premium
müterakki prim
step-rate premium
nakliyat sigortasında brüt prim eksi tenziller
on net
nakliyat sigortasında tenzillerden önceki brüt prim
on on gross
net prim
pure premium
net prim geliri
net premium income
nihai ayarlamaya tabi geçici prim
estimated premium
nihai ayrılmaya tabi geçici prim
estimated premium
ödenmemiş prim
arrears of premium
ödenmemiş prim
outstanding premium
ödenmemiş prim
overdue premium
ortalama prim
average premium
oynak merdiven sistemli prim
sliding-scale premium
özelikle geminin yattığı zamanlarda ödenen prim iadeleri
hull returns Noun
parça başı ödenen prim
piece rate bonus
parça başı ödenen prim
piecework bonus
pay veya prim dağıtımı
allotment of bonus
prim (yaşam sigortası) rezervi
unearned premium reserve
prim artışı
premium increase
prim artışı
increase of premium
prim avansı
advance premium
prim avansı
premium advance
prim bedeli
rate of consideration
prim cetveli
scale of premiums
prim değerlendirme bürosu
rating office Noun
prim esasına göre tanzim edilmiş sigorta
insurance on a premium basis
prim fiyatı
option price
prim fiyatı
optional price
prim fonu
premium funds
prim fonu
life fund Insurance
prim geliri
premium income
prim getirmek
to yield a premium Verb
prim gibi yan ödemeleri içeren ücret
all in rate
prim giderleri
premium costs Noun
prim haddi
rate of premium
prim hesabı
accounts of premiums
prim hesabı
account of premiums
prim hesaplama
premium computation
prim hesaplamak
to assess a premium Verb
prim iadesi
return of premium Noun
prim iadesi
refund of premium Noun
prim ihbar notu
premium advice note
prim ile koruma
protection by bounty
prim ile ödüllendirmek
to reward with a premium Verb
prim indirimi
premium rebate
prim indirimi
premium reduction
prim katkılı grup sigortası
contributory group insurance Noun
prim katkılı sigorta
contributory insurance
prim katkılı sigorta planı
contributory insurance scheme
prim katkılı sigorta sistemi
contributory insurance system
prim kazancı
earned premium
prim kazançları
premium earnings Noun
prim kuru
rate of option
prim makbuzu
premium receipt
prim mevduatı
premium deposit
prim miktarının sonradan ayarlanması
adjustment of premium
prim ödeme
premium payment
prim ödemeleri son bulmuş sigorta
free insurance
prim ödemesi
premium payment
prim ödemesiz sigorta
paid-up insurance
prim oranı
rate level Insurance
prim oranı
premium rate
prim parası
premium money
prim rezervi
terminal reserve Insurance
prim rezervi
(insurance) terminal reserve
prim rezervi deposu
premium reserve deposit Noun
prim sahtekârlığı
premium dodge
prim saptama yöntemi
rating method Insurance
prim saptamak
to fix a premium Verb
prim sistemi
system bounties
prim sistemi
system of bounties
prim tahsilatı
collection of premiums
prim taksidi
premium instalment
prim taksiti
premium instal (l) ment
prim teşviki
premium promotion
prim tutarı
amount of premium
prim üzerinde anlaşmak
to arrange a premium Verb
prim vade tarihi
premium due date
prim ve istihkak ödemeleri
bank transfer Noun
prim yükselmesi
premium loading
prim yükseltme
premium boost
prim yüzdesi
percentage premium Noun
prim; ek ücret
premium
reasürans prim fiyatının uygulandığı sedan şirket primi
base premium
safi prim üzerinden hesaplanan matematik rezervden düşülmesi
zillmerisation
şart koşulan prim
stipulated premium
senedi verince ödenecek prim
call premium
sigorta prim vergisi
premium tax
sigorta prim yedeği
insurance reserve
sigorta şirketine prim ödemek
to pay a premium with an insurance company Verb
sigorta süresinin sona ermemiş bölümüne tekabül eden prim
unearned premium
sigortanın devam etmesi için asgari prim
natural premium
sınırlanan prim ödemesi
limited premium
sınırlı prim ödemeli hayat sigortası
(Br) limited payment assurance Noun
sınırlı prim ödemeli hayat sigortası
limited payment assurance Noun
sınırlı prim ödemeli sigorta
limited paym (ent) insurance
şirket değerine endeksli prim sistemi
phantom stock plan Noun, Management
şirket değerine endeksli prim sistemi
phantom stock option plan Noun, Management
şirket değerine endeksli prim sistemi
phantom equity plan Noun, Management
sosyal sigortaya şahsen kendisinin prim yatırması
personal contribution to social insurance
standart prim
standard unit
tahakkuk eden prim
accrued premium
tahakkuk prim
accrued premium
tahmini prim
estimated premium
tam prim
full premium
tazminat/prim oranı
claims ratio Noun
toplam prim
total premium
toptan prim
flat bonus
yakında çıkarılacak prim hisseleri hariç
ex bonus
yıllık artan prim
step- rate premium Insurance
yıllık prim
annual premium
yönetici kadrosunun aldığı prim ödemeleri
executive perks Noun
yüksek prim
high premium
yüksek prim
long premium
Turkish-English phrases from Zargan's own database

prim
Teşvik etmek, ilerisi için daha verimli ... fazladan ödenen ücret vb