teşebbüs

Turkish-English Translation

  1. Noun, Competition Law undertaking
  2. Noun, Competition Law enterprise
  3. go
  4. attempt
  5. initiative
  6. shot
  7. bid
  8. project
  9. fling
  10. venture
  11. guts
  12. assay
  13. smack
  14. take
  15. shy
  16. trying
  17. business concern
  18. whack
  19. go-ahead
  20. essay
  21. business venture
  22. step
  23. birl
Turkish-English translations from Zargan's own database

Turkish-English Phrases

darbe teşebbüsü
attempted coup Noun, Politics-Intl. Relations
intihar teşebbüsü
attempted suicide Noun
intihar teşebbüsü
suicide attempt Noun
intihar teşebbüsünde bulunmak
to attempt suicide Verb
intihara teşebbüs
attempted suicide Noun
intihara teşebbüs
suicide attempt Noun
intihara teşebbüs etmek
to attempt suicide Verb
müteşebbis
entrepreneur Noun, Economics
suça teşebbüs
attempt to commit a crime Noun, Criminal Law
adil yargılamayı etkilemeye teşebbüs
attempt to influence fair trial Noun, Law
ana teşebbüs
parent undertaking Noun, Competition Law
anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs
attempt to subvert the Constitutional order Noun, Law
ancak niyetin apaçık olduğu fiil (nakıs teşebbüs
overt act
bağlı teşebbüs
subsidiary Noun, Competition Law
büyük teşebbüs
large (scale) enterprise
ciddi teşebbüs
serious attempt
cinayete teşebbüs
attempted murder Noun
cinayete teşebbüs
homicidal attempt
cinayete teşebbüs
attempt at murder
cürme teşebbüs
attempted crime
cürme teşebbüs
attempt crime
faaliyette bulunan teşebbüs
going concern
hükümeti ortadan kaldırmaya teşebbüs
attempt to overthrow the government Noun, Criminal Law
hür teşebbüs
free enterprise
ihtiyari teşebbüs
voluntary undertaking
kişisel teşebbüs
private initiative
millileştirilmiş teşebbüs
nationalized enterprise
müessir fiil ikaına teşebbüs
assault
müessir fiil yapmaya teşebbüs
assault
öldürmeye teşebbüs
attempt at murder
öldürmeye teşebbüs
attempt against life
öldürmeye teşebbüs
attempted murder Noun, Law
ortak teşebbüs
joint business
ortak teşebbüs
joint venture
özel teşebbüs
private enterprise
riske giren teşebbüs
wildcat enterprise
ruhsatlı teşebbüs
licenced undertaking
ruhsatlı teşebbüs
licenced licensed undertaking
şahsa ait teşebbüs
single enterprise
şahsi teşebbüs
individual initiative
serbest teşebbüs
free enterprise
sermaye-yoğun teşebbüs
high- cost enterprise
sınai teşebbüs
industrial undertaking
taamüden hukuk dışı teşebbüs
premeditated and unlawful attempt
tehlikeli teşebbüs
gamble
ticari teşebbüs
commercial enterprise
ticari teşebbüs
business venture
ticari teşebbüs
trading concern
ticari teşebbüs
commercial venture
ticari teşebbüs
commercial undertaking
ticari teşebbüs
business concern
ticari teşebbüs
business concerns
ticari teşebbüs
business enterprise
yargı görevini yapanı etkilemeye teşebbüs
attempt to influence judicial authorities Noun, Law
yoğun sermayeli teşebbüs
high-cost enterprise
teşebbüs ...
entrepreneurial
teşebbüs birliği
association of undertakings Noun, Competition Law
teşebbüs birliği kararı
decision of an association of undertakings Noun, Competition Law
teşebbüs birliği tavsiyesi
recommendation of an association of undertakings Noun, Competition Law
teşebbüs edilen sahtekârlık
attempted fraud
teşebbüs edilmiş
attempted
teşebbüs etmek
to seek Verb
teşebbüs etmek
to attempt Verb
teşebbüs etmek
to try Verb
teşebbüs ile sendikanın işbirliği
union management cooperation
teşebbüs kuvveti olmayan
weak of purpose
teşebbüs veya suikast gibi -sonuçsuz kalsa da-işlenen suçlar
inchoate offense Noun
teşebbüs yetkisi
power of initiative
(ırza geçmeye teşebbüs teşkil eden fiil
carnal abuse
...'meye teşebbüs etmek
to endeavor to ... Verb
bir şeye teşebbüs etmek
to take on sth Verb
bir teşebbüs düşünmek
to have a step in mind Verb
bir teşebbüs kurmak
to launch an enterprise Verb
bir teşebbüs kurmak
to initiate an enterprise Verb
cürme teşebbüs etmek
to have a crack at Verb
geniş teşebbüs yetkilerine sahip olmak
to have large powers of initiative Verb
ortak teşebbüs konsorsiyumu
original syndicate
serbest teşebbüs sanayii
free enterprise industry
serbest teşebbüs sistemi
free enterprise system
Turkish-English phrases from Zargan's own database

Turkish Dictionary (Kubbealti Turkish Dictionary)

  1. Bir işi ... girişme, girişim
Summary published in cooperation with Kubbealti Foundation. Please visit www.kubbealtilugati.com for the full entry, including etymologies, detailed senses, usage examples and much more.