unbroken

  1. Adjective bütün, tüm, tamam, kırılmamış.
  2. Adjective bozulmamış, dokunulmamış.
    an unbroken seal.
  3. Adjective ihlâl edilmemiş, bozulmamış.
    an unbroken promise.
  4. Adjective kesiksiz, kesintisiz, aralıksız, sürekli, devamlı, deliksiz.
    unbroken sleep.
    He has an unbroken
    40 years of service: Aralıksız 40 yıllık hizmeti vardır.
    an unbroken custom: öteden beri süregelmiş âdet/töre.
  5. Adjective sağlam, kavi, zayıflatılmamış.
  6. Adjective (at) alıştırılmamış, binilmemiş, terbiye edilmemiş.
    unbroken colts: binilmemiş tay.
    unbroken horse: hergele.
  7. Adjective düzgün, derli toplu, dağıtılmamış, düzeni bozulmamış.
muamele hesabı
yarılmamış cephe
hergele
kesik olmayan hat
bozulmamış yemin
bozulmamış barış
bozulmayan barış
kırılmamış rekor
bozulmamış mühür
yarıda kesilmemiş uyku
kırılmamış rekor