ziyafet

Turkish-English Translation

  1. party
  2. festival
  3. layout
  4. banquet
  5. feast
  6. fete
  7. complimentary dinner
  8. festa
  9. treat
  10. lavish meal
  11. spread
Turkish-English translations from Zargan's own database

Turkish-English Phrases

göz ziyafeti
eye candy Noun
dostluk bağlarını kutlayan ve güçlendiren ziyafet
love feast
masrafları paylaşılan ziyafet
Dutch treat Noun
ölüyü beklerken verilen ziyafet
wake
resmi ziyafet
banquet
ziyafet ...
convivial
ziyafet ...
festive
ziyafet çekmek
to throw Verb
ziyafet salonu
banquet room
ziyafet salonu
banqueting hall
ziyafet verme
banqueting
ziyafet vermek
to dine Verb
ziyafet vermek
to fête Verb
bir ziyafet veya toplantıda kadın arkadaşı olmayan erkek
stag
birinin gelişi şerefine ziyafet vermek
to hold a banquet in hono u r of sb's arrival Verb
birşeyle kendine ziyafet çekmek
to feast on something Verb
birşeyle kendine ziyafet çekmek
to feast upon something Verb
gözlerine ziyafet çekmek
to feast one's eyes Verb
kendine ziyafet çekmek
to feast Verb
Turkish-English phrases from Zargan's own database

Turkish Dictionary (Kubbealti Turkish Dictionary)

  1. Misâfir dâvet ... içirme, şölen
Summary published in cooperation with Kubbealti Foundation. Please visit www.kubbealtilugati.com for the full entry, including etymologies, detailed senses, usage examples and much more.