maaşının yarısını bankaya yatırmak
Verb
bankacılık sırları
Noun, Civil Law
bankacılık işlemleri
Noun, Civil Law
bankaya vergilerini ödemesi için talimat vermek
Verb
Avrupa Merkez Bankası (AMB)
Proper Name, Economics
banka sına talimat vermek
Verb
bankasına talimat vermek
Verb
katılım bankacılığı
Noun, Banking
faizsiz bankacılık
Noun, Banking
İslami bankacılık
Noun, Banking
İslami finans
Noun, Banking
bankadaki hesabını açık tutmak
Verb
değerli şeylerini bankaya emanet etmek
Verb
kıyı bankacılığı
Noun, Banking
katılım bankası
Noun, Banking
kıymetli eşyalarını bankaya koymak
Verb
tarımı geliştirmek için uygun koşullarda borç vermek için kurulmuş banka
(US) bir takas odası birliğine üye olan banka
(Br) (döviz muameleleri için) yetkili banka
(Br) çek keşide edilen banka
ticaret bankası (bütün banka hizmetlerini yapmakla birlikte daha çok mevduat toplamak ve müşterilerine
kısa vadeli kredi açmakla uğraşan banka
muhabir banka bütün nakit mektupları (transit çeki) şeklindeki mevduatı kabul eder ve mudi bankası için tahsilatta bulunur
bir başka bankanın emanetçisi görevi gören banka
anonim şirket halinde kurulmuş banka
iskonto işleriyle uğraşan banka
belirli bir banka dışındaki banka
konut finansman bankası
Noun, Banking
(US) anonim şirket halinde kurulmuş banka
anonim şirket halinde kurulmuş banka
banka fonunu bir tür işçi tasarruflarından elde eder
Federal Deposit Insurance Corporation'ın üyesi banka
sermayesi hisselere bölünmüş ptt
(Br) sermayesi hisselere bölünmüş banka
bellek yuvası
Noun, Information Technology
akreditif bedelini ödeyen banka
akreditifi açan amir banka adına ödeme yapmış banka
(US) eyalet bankası (bir eyaletin kanunlarına göre ve içinde bankacılığını yapacağı eyalet tarafından kurulan banka
eyalet ile özel girişimin birlikte kurduğu banka
hisse senedi bankası
Noun
hisse senedi bankası
Noun
bir bankanın ticaret ve sanayi şirketlerine ve özel kişilere açık olan ya da doğrudan verdiği kredileri temsil eden aktifleri
Noun
bankacılık işlemleri yapmak
Verb
banka şubesi
Noun, Banking
bankadan hükümetçe istenen bilanço
borcun şartlarını yerine getirmediğinden tekeffül edilen borcun ödenmesi için bankanın yaptığı çağrı
banka imtiyazı (bir devlet makamı tarafından bankacılık yapması için bir bankaya verilen belge
olası iflaslar ve batma tehlikesi geçiren bankaların durumunu düzeltmek amacıyla zor durumdaki borç alanların
düzenli bir şekilde tasfiyesini idare et
banka mutabakatı (müşterinin hesap bakiyesinin bankaca doğrulanması
bankalar arası konsorsiyum
bir bankanın menfaatine borç devrini tertipleme
bankanın parasını zimmete geçirme
banka ikrazatı
Noun, Banking
şirketlerle banka arasında nakit getirip götürme işleri yapan memur
bankaya yatırılmış bulunan paraların cari hesapta tutulan ve üzerinde çek keşide edilerek para gibi kullanılan kısmı
bankanın millileştirilmesi
banka yetkilisi
Noun, Banking
İngiltere Merkez Bankası müdürlerinin haftada bir kez toplandıkları salona verilen ad
şirket kayıtlarının doğruluğunu kanıtlamak için
Bu çalışmanın sonunda her iki hesap bakiyesi rakamı aynı olmalıdır
banka mutabakatı (bankanın gönderdiği hesap özetiyle işletme hesapları arasındaki farkın açıklanması
alınmış ya da verilmiş çekler bankaya intikal etmemiş olabileceğinden
mevduat karşılıkları
Noun
mevduat toplamının nakit olarak saklanan kısmı
verilen kredi karşılığı teminatın bir bölümü olarak bankaya yatırılan poliçenin acil olarak imzalanması
... bankasında hesap açınız