government

English-Turkish Translation

  1. Noun hükümet.
    government party: iktidar partisi.
    government house: hükümet binası/konağı.
    minority
    government: azınlık hükümeti.
    The government and the opposition: hükümet ve muhalefet.
    The government is taking measures to stop pollution: hükümet kirlenmeyi önleyici tedbirler alıyor.
  2. Noun yönetim, idare (sistemi).
    democratic/socialist government.
    local government: yerel yönetim,
    mahallî idare.
    government by the people and for the people: Halkın halk tarafından yönetimi.
  3. Noun yönetim örgütü, idarî teşkilât.
  4. Noun (a) kabine, bakanlar kurulu.
    to form a government: kabine/hükümet kurmak.
    The Prime Minister
    has formed a new government. He was invited to join the government.
    The government has fallen: Kabine düştü.
  5. Noun yönetim bölgesi (memleket, eyalet, il vb.).
  6. Noun, Grammar yönetme: bir birimin belli bir tümleç alması bakımından yerine getirdiği işlev, bir sözcüğün durum, kip
    vb.'nin diğer sözcük tarafından belirlenmesi.
  7. Noun devlet.
    government papers/securities: devlet tahvilâtı.
English-Turkish translations from the Atalay Dictionary, First Edition

English Turkish Phrases

European Charter of Local Self-Government
Avrupa Yerel Özerklik Şartı Proper Name, Politics-Intl. Relations
force one's way into government
hükümette bir mevkie yükselmek Verb
government office
devlet dairesi Noun, Public Administration
Law on Local Government Unions
Mahalli İdare Birlikleri Kanunu Proper Name, Law
self-government
özyönetim Noun, Politics-Intl. Relations
withdraw one's from the government resignation
hükümetten istifasını geri almak Verb
arbitrary government
keyfi idare
arbitrary government
keyfi yönetim
area government
bölgesel hükümet
autocratic government
müstebit hükümet
autonomous government
ademi merkeziyet
caretaker government
(Br) geçici hükümet
caretaker government
yeni seçimlere kadar ülkeyi yöneten geçici bakanlar kurulu
caretaker government
geçici hükümet
carpet government
maceracı hükümet
central government
merkezi hükümet
civil government
belediye
coalition government
temerküz kabinesi
coalition government
koalisyon hükümeti
commission government
komisyon yönetimi
confederal government
konfederasyon hükümeti
county government
ilçe idaresi
depositary government
emanetçi hükümet
depositary government
müsteyda hükümet
despotic government
müstebit hükümet
enemy government
düşman hükümeti
established government
kurulu hükümet
foreign government
yabancı iktidar
foreign government
yabancı güç
hard government
baskı yanlısı hükümet
hereditary government
mirasla geçen devlet idaresi
highhanded government
zorba hükümet
host government
ev sahibi hükümet
insurgent government
devrim hükümeti
invisible government
kamu politikası yaratmakla suçlanan bir grup insan
invisible government
görünmeyen hükümet
labour government
işçi partisi hükümeti
lame government
kötü yönetilen hükümet
limited government
meşruti hükümet
local government
mahalli idare (kaza , belediye , köy
local government
amme idaresi
majority government
çoğunluk hükümeti
metro government
büyükşehir idaresi
metropolitan government
büyükşehir idaresi
minority government
azınlık hükümeti
mixed government
karma hükümet
municipal government
(US) yerel yönetim
nonsignatory government
imza sahibi olmayan hükümet
popular government
halkçı hükümet
popular government
halk çı hükümet
price government
fiyatların yönetimi
provincial government
yerel yönetim
provisional government
geçici hükümet
refugee government
sığınmacıların hükümeti
regional government
bölgesel hükümet
representative government
temsili hükümet
republican government
cumhuriyet hükümeti
republican government
cumhuriyet idaresi
republican government
cumhuriyetçi hükümeti
republican government
cumhuriyetçi hükümet
responsible government
(Br) demokratik iktidar
right-wing government
sağcı hükümet
self government
kendi kendine yönetim Noun, Politics-Intl. Relations
stable government
dengeli hükümet
stable government
istikrarlı hükümet
state government
devlet yönetimi
territorial government
milli hükümet
tory government
muhafazakâr parti hükümeti
totalitarian government
totaliter hükümet
tottering government
sarsılan hükümet
transitional government
geçici hükümet
weak government
âciz hükümet
government accountant
sayman
government accounting
devlet hesap işleri Noun
government accounts
devlet hesap işleri Noun
government action
hükümet önlemi
government action
hükümet tedbiri
government affairs
kamu kurumlarıyla ilişkiler Noun, Management
government agency
devlet kurumu Noun, Public Administration
government agency
(US) idari makam
government agency
kamu kurumu Noun, Public Administration
government aid
devlet yardımı
government aid
hükümet yardımı
government aided
devlet yardımı almış
government annuities
rant
government annuity
hükümetin bağladığı maaş
government appropriation
devlet tahsisi
government assistance
hükümet yardımı
government attorney
savcı
government authorization
resmi izin
government bank
devlet bankası Noun
government bond
hükümet tahvili
government bonds
devlet tahvilleri Noun
government budget
genel bütçe
government budget
devlet bütçesi
government capital
devlet sermayesi
government circles
hükümet çevreleri Noun
government commissioner
hükümet görevlisi
government commissioner
hükümet komiseri
government communications
hükümet tebliği
government concession
hükümetçe tanınan abd
government conciliator
devlet uzlaştırma hakemi
government consultations
devlet istişareleri Noun
government consumption
devlet tüketimi
government contract
devlet sözleşmesi
government contracting
devlet taahhüt işi
government contractor
devlet müteahhidi
government control
devlet kontrolü
government correspondence
resmi makamlarla yazışma
government debt
devlet borçu
government defeat
hükümetin yenilgiye uğraması
government deficit
devlet bütçe açığı
government delegate
hükümet temsilcisi
government department
ofis
government department
(Br) devlet makamı
government department
bakanlık
government department
(Br) bakanlık şubesi Noun
government department
devlet makamı
government depository
(US) sermaye birikme yeri
government deposits
(US) devletin bankadaki varlıkları Noun
government deposits
devletin bankadaki varlıkları Noun
government employee
kamu çalışanı Noun, Public Administration
government employee
devlet memuru
government employment
devlet memuriyeti
government enterprise
devlet teşebbüsü
government entity
kamu kuruluşu Noun, Public Administration
government expenditure
kamu harcaması
government expenditure
kamu harcamaları Noun
government expert
devlet eksperi
government financing
hükümet finansmanı
government functionary
devlet memuru
government funds
devlet istikrazı
government grant
devlet tahsisi
government guarantee
devlet teminatı
government guidelines
devlet yönergesi
government guidelines
devlet talimatı
government handouts
devletin dağıttığı armağanlar Noun
government help
devlet yardımı
government house
hükümet binası Noun
government instrumentalities
devlet makamları Noun
government interests
hükümet çıkarları Noun
government job
devlet işi
government level
hükümet düzeyinde
government liability
hükümetin sorumluluğu
government load
kamu kredisi
government loan
devlet tahvilatı
government majority
hükümet çoğunluğu
government man
devlet memuru
government mediator
devlet hakemi
government newspaper
hükümetin çıkardığı gazete
government notes
(Br) devlet tahvilleri Noun
government notice
(Br) resmi ilan
government obligations
devlet tahvilleri Noun
government office
resmi hükümet makamı
government officer
devlet memuru
government official
hükümet görevlisi
government official
(Br) devlet memuru
government order
hükümet kararı
government order
hükümet emri
government organ
devlet organı
government outlay
devlet tebliği
government owned
devlete ait
government ownership
devlet mülkiyeti
government paper
devlet tahvili
government paralysis
hükümetin felce uğraması
government participation
devlet iştiraki
government partisan
iktidar taraflısı
government payrolls
devletin personel giderleri Noun
government permit
resmi izin
government portfolio
devlet bakanlığı mevkii
government proclamation
hükümet bildirisi
government procurement
devlet satın alması
government promotion
devlet teşviki
government property
devlet malı
government railway
devlet demiryolu
government railway
(Br) devlet demiryolları Noun
government regulation
resmi nizamname
government salary
devlet maaşı
government sector
devlet sektörü
government securities
devlet tahvilleri
government securities
(Br) devlet tahvilleri Noun
government securities
kamu kağıtları Noun
government service
devlet hizmeti
government situation
devlet memurunun mevkii
government spending
kamu harcamaları Noun, Economics
government spokesman
hükümet sözcüsü Noun, Politics-Intl. Relations
government sponsored
hükümetçe desteklenen
government sponsored
devlet desteği olan
government statistics
hükümet istatistiği
government supervision
devlet kontrolü
government support
devlet desteği
government survey
hükümet araştırması
government telegram
devlet telgrafı
English-Turkish phrases from Zargan's own database