bilgi veren

Turkish-English Translation

  1. announcer
Turkish-English translations from Zargan's own database

Turkish-English Phrases

mükâfat karşılığı polise bilgi veren
grass
turizmle ya da gidilecek yerle ilgili bilgi veren
folder
bilgi veren işaret
informative sign
bilgi veren kimse
communicant
bilgi veren kimse
informant
ayrıntılı bilgi veren sütun
detail column
ayrıntılı bilgi veren sütün
detail column
hava durumu hakkında bilgi veren servis
weather service
içeriden bedelsiz bilgi veren kişi
tipster
milletvekillerine bilgi veren bültenler
parliamentary papers Noun
polise bilgi veren muhbir
police informer
taşınan yükle ilgili bilgi veren defter
cargo book
tüccarların ticari durumları hakkında bilgi veren büro
mercantile agency
yanlış bilgi veren ve aldatmacayı hedefleyen bildiri
fraudulent representations
yarıştan önce olası sonuç hakkında bilgi veren broşür
dope sheet
yeraltı hareketlerinden bilgi veren haber bülteni
underground newssheet
Turkish-English phrases from Zargan's own database