book

  1. Noun defter
  2. Noun kitap.
    school book : okul kitabı.
    text book: ders kitabı.
  3. Noun defter, yazılık, cüzdan, rehber.
    account book: muhasebe/hesap defteri.
    bank book: banka
    cüzdanı.
    exercise book: ödev/temrin defteri.
    telephone book: telefon rehberi.
  4. Noun (edebî bir eserde) bölüm, kısım, fasıl, bap.
  5. Noun, Music libretto: opera/operet metni.
  6. Noun (caz) tüm repertuar.
  7. Noun, Theatre senaryo.
  8. Noun müşterek bahis kayıt defteri.
  9. Noun (iskambilde) bir takımın kazandığı el sayısı.
  10. Noun deste, paket, tomar, bir arada ciltlenmiş bilet, çek, pul vb. veya defter şeklinde açılan kibrit paketi.
    book of matches.
  11. Noun (tütün, yaprak vb.) deste.
  12. Noun kütük, sicil defteri, üzerine kayıt yapılan her şey.
  13. Noun, Sports oyuncu sicili: oyuncunun oynama tarzı, zayıf tarafları vb. kakında toplu bilgi.
  14. Noun (bkz: bookmaker ).
  15. Verb kaydet(tir)mek.
  16. Verb peyle(t)mek, yer/bilet ayır(t)mak, rezerve et(tir)mek.
  17. Verb deftere/listeye (adını) yaz(dır)mak/geçirmek.
  18. Verb söz almak, (bir şahsı/topluluğu/şirketi vb.) angaje etmek.
    I'm booked for tomorrow lunch: Yarın öğle yemeği için sözlüyüm.
  19. Verb tutuklamak, (polis) defterine adını suçlu olarak yazmak.
    He was booked for speeding: Hızlı araba sürdüğü için tutuklandı.
  20. Verb bahsi müşterek defteri tutmak, paraları toplamak/emanette tutmak.
  21. Adjective kitap+.
    The book department is downstairs.
  22. Adjective kitaba dayanan, kitaptan elde edilen/öğrenilen.
    book knowledge of sailing.
  23. Adjective (defterde) kayıtlı, kayda geçen.
    The firm's book profit was $ 1 million.
kitaba dalmış olmak Verb
(bir kimsenin) gözünden düşmek, güvenini/itimadını kaybetmek.
If you continue in this fashion, you
will be in my black book: Böyle devam edersen gözümden düşersin.
birinin iyi ününü lekelemek Verb
gemide yer ayırtmak Verb
uçakta yer ayırtmak Verb
Kitap yayımı (NACE kodu: 58.11) Noun, Trades-Professions
ön muhasebeci Noun, Accounting
ön muhasebe Noun, Accounting
defter tutma Noun, Accounting
adını otelde kalanlar defterine yazmak Verb
adını ziyaretçiler defterine yazmak Verb
(Br) yazılmak Verb
ara-bul kitabı Noun, Media-Publishing
(bir kimsenin) fikrince/kanaatince, … ce.
In my book, he is not to be trusted: Bence (fikrimce,
kanaatimce) ona itimat edilemez.
to be in one's bad book: gözden düşmek, (birisinin) hoşuna gitmemek, itibarını kaybetmek.
He is in the boss's bad book: Patronun gözünden düştü.
to be in one's good book: gözde/itibarda olmak, birisinin gözüne girmek/gözdesi olmak.
bir kitabı kendi adıyla yayımlamak Verb
bir kitabı kendi adına yayımlamak Verb
çek defterini çıkarmak Verb
kitaplarını (dolaba) kaldırmak Verb
işine gelmek.
That suits my book: Bu işime gelir.
It won't suit my book: O işime gelmez.
birini örnek almak Verb
birini taklit etmek Verb
kütüphaneye yeni gelen kitapların kayıt edildiği defter
hesap defteri
devam listesi
bankanın çek bozdururken sahtekârlığı önlemek için müşteri imzalarını tuttuğu defter
imza defteri
muavin defter
ortalama bakiye listesi
her müşterinin ortalama bakiyesi veya ikraz durumu gibi borç verenin kayıtlarının tutulduğu defter
borsa simsarı bir menkul değerden bir miktar aldıktan sonra fiyat düştüğünde yeniden yükselir diye elinde
tutmak ya da zararına satmak durumunda olunc
bakiye defteri
bilanço defteri
banka defteri
hisse kapanış kayıt defteri
taşınan yükle ilgili bilgi veren defter
örnek olay kitabı
kasa defteri Noun, Accounting
çek karnesi Noun, Banking
itiraz defteri
şikâyet defteri
bitmiş varsayılan ya da bir kimsenin anlayışını aşan bir şey
bez kaplı kitap
kulüp üye listesi
kod rehberi
ticari muhasebe defteri
sipariş defteri
askeri kayıt defteri
maliyet hesap defteri
mahkeme giderleri kayıt defteri
mübayaa fiyat cetveli
koçanlı defter
kupon hesabı
en son bilgilere kolayca ulaşma ve bunları daha eski olanlarla karşılaştırma imkânı verecek biçimde düzenlemiş veri deposu Noun
meriyetten kalkan borç defteri
karar defteri Noun, Companies Law
(askerlik) kabahatlerin kaydedildiği defter
tesellüm defteri
mevduat cüzdanı
hissedar kâr payı defteri
(Br) senet (kopya) defteri
eğitici kitap
alacak verecek defteri
alıştırma kitabı
gider defteri
mesaha defteri
uçuş defteri
büyük kıtada kitap
sevkıyat defteri
hediyelik kitap
kılavuz
güç kitap
kutsal kitap
alfabe kitabı
ev idaresi defteri
açılmamış kitap
aydınlatıcı kitap
eğitici kitap
envanter defteri
fatura defteri
günlük
mahkemedeki karar defteri Noun, Law
hüküm defteri Noun
mahkemedeki karar defteri Noun, Law
hukuk kitabı
kopya defteri
(Br) gönderilen mektuplar defteri
jurnal
yaprakları çıkartılabilen defter
yaprakları çıkarılabilen defter
(US) kadastro defteri
kopya defteri
(borsa simsarı) teklif defteri
(Br) müşteri istihbarat defteri
sipariş defteri
karton kapaklı kitap
ciltsiz
cep kitabı
nüfus memurluğu sicili
(Br) vadeli veya cari hesap cüzdanı
banka cüzdanı
(askerlik) maaş cüzdanı
maaş cüzdanı Military
maaş çizelgesi
küçük kasa defteri
resimli kitap
tapu sicili
mektup
derin kitap
kamu sicili
okuma kitabı
makbuz defteri
alındı defteri
zor anlaşılan kitap
tutanak defteri
talimatname
gerekli (yasal) defterler
kanunname
düstur
maaş cüzdanı
muhasebe dışı defter
imza defteri
şartname defteri
mostra koleksiyonu
değerli kitap
(US) iştirak taahhüdü defteri
(US) vergi mükellefiyet cüzdanı
bilet defteri
abonman karnesi
bir anonim şirketin transferinin kaydedildiği defter
seyahatname
açılmamış kitap
bir hesabın alacak ve borçlarını bir arada göstermek üzere günlük olarak düzenlenen fiş
icmal
dilek defteri
sözcük kitabı (sözlük , sözlükçe , lügat
resmi listeye kabul kurallarını ve kabul edilen menkul kıymetlerin yükümlülüklerini içeren kitap için kullanılan popüler terim
Londra Menkul Kıymetler Borsası tarafından yayımlanan
ilan kaydetmek Verb
ciltçilik
bir kitabın satışı için kapı kapı dolaşan kişi
kitap koleksiyonculuğu
defter maliyeti
muhasebe kıymeti
kitap kapağı
açık kredi
açık kredi alan
defter alacaklısı
defterdeki alacaklar
defter deki alacaklar
tahsil edilmemiş alacaklar
defter borçlusu
alacaklar Noun
mal sahibince bir mal varlığının maliyetinden amortisman için düşülen tutar
kaydetmek Verb
tescil etmek Verb
kayıtlardaki bir yanlışlığı düzeltmek gibi amaçlarla yapılan muhasebe kaydı ayarlaması
muhasebe defterinde kayıtlı rakamlar Noun
resepsiyonda kayıt yaptırmak Verb
otele kayıt yaptırmak Verb
defter zararı
muhasebe zararı
yarış için bahis ve iştiraklari kaydetme
at yarışlarında bahse girme
kitap ilanı
kitap numarası
kitap siparişi
(posta) kitap
defter kârı
matbua posta ücreti
kitap gönderme ücreti
defter kârı
defter karı
zahiri kar
book rack ile ayni anlama gelir. rahle, (açık kitap için) altlık.
gemide yer ayırtmak Verb
defter fazlası