Available on App Store
Get it on Google Play
TR
X
ç
ğ
ı
ö
ş
ü
entering
Cozy
English-Turkish
Terms/Phrases
English-Turkish Translation
girme
tescil
duhul
kaydetme
kayıtlama
kayıt
English-Turkish translations from the Atalay Dictionary, First Edition
Indirim kodları, kupon ve kampanyalar için Jarrt
English Turkish Phrases
entering upon one's duties
göreve başlama
(records) entering
işleme
breaking and entering
konuta saldırı, meskene tecavüz.
entering and leaving the country
memlekete girip çıkma
entering clerk
muhasebeci
entering clerk
kayıt memuru
entering of a country into the war
girmesi
entering of a country into the war
bir ülkenin savaşa girmesi
Noun
entering of a country into the war
bir ülkenin savaşa katılması
entering of a partner
bir ortağın girmesi
entering of a plea
bir itirazda (defide) bulunma
entering of appearance
mahkeme huzuruna çıkma
entering office
bir mevkie geçme
entering short
eksik deklare etme
entering something in a record book
kayıt ydı
entering something in an official register
tescil
entering something in the accounts
muhasebeleştirme
entering the station
istasyona girme
entering the war
savaşa giriş
entering up
(muhasebe) kaydetme
entering upon a career
bir mesleğe girme
entering upon service
hizmete girme
incapable of entering into contract
sözleşme yapma ehliyeti olmama
time for entering an appearance
davaya cevap süresi
time for entering an appearance
davaya cevap verme süresi
without entering into particulars
ayrıntılara girmeden
English-Turkish phrases from Zargan's own database
Please enable JavaScript to view the
comments powered by Disqus.