exterior

English-Turkish Translation

  1. dış, dıştaki, dışarıdaki, dışta/dışarıda/dış taraf(ta bulunan).
    exterior forces: dış kuvvetler.

    exterior surface: dış yüzey.
    the exterior of the house: evin dış tarafı.
    exterior paint: dış boya.
  2. haricî, dışarıya mahsus, dışarıda kullanılan, açık hava(da kullanılan/yapılan).
  3. dışarıdan/hariçten gelen, yabancı memleketlere ait.
  4. zahirî, dış görünüş(e ait), görünüş, zevahir.
    You mustn't judge people with their exteriors.
English-Turkish translations from the Atalay Dictionary, First Edition

English Turkish Phrases

exterior angle
dış açı.
exterior features of a building
bir binanın dış özellikleri Noun
exterior planets
dış gezegenler: dünya yörüngesinin dışında kalan gezegenler.
exterior shot
(film) dış çekim
exterior shot
dış çekim
exterior view
dış görünüş
manufacture articles without exterior help
dış yardım olmadan ürün üretmek Verb
English-Turkish phrases from Zargan's own database