çalışmalarından büyük tat almak
Verb
Büyük Güçler
Proper Name, Politics-Intl. Relations
Büyük Selçuklular
Proper Name, History
zihinden büyük bir yük atma
kendi alanında büyük ün yapmış olmak
Verb
büyük bir kudret olmaktan çıkmak
Verb
işverenin gözüne girmek için elinden geleni yapmak
Verb
(Br) İngiltere'de doğmuş olmak
Verb
(Br) İngiliz vatandaşlığına mazhar olmak
Verb
ant bear ile ayni anlama gelir. büyük karınca yiyen
(Myrmecophaga jubata): Amerikanın tropik
bölgelerinde yaşayan, boyu 1.80 m, yüksekliği 60 cm olan, karınca ile beslenen hayvan.
iri sukuşu
(Pinguinus impennis): eskiden Atlantiğin kuzeyinde yaşamış ve halen soyu tükenmiş iri, uçamayan bir kuş.
Noun
erken-uçan yarasa
(Pterygistes noctula): bina ve ormanlarda yaşayan, çok erken ve çok yükseklerden
uçan yassıburunlu yarasa.
Noun
büyük karabaşlı martı
(Larus marinus): sırtı kara, karnı ak, uzunluğu ≈ 70 cm.
Noun
büyük toy kuşu
(Otis tarda): ekin tarlalarına zarar veren 1 m. uzunlukta bir kuş.
Noun
büyük çember/daire: (a) merkezden geçen düzlemin küre yüzeyi ile arakesiti. (b)küre üzerinde iki noktayı birleştiren en kısa yol.
Noun
iki nokta arasındaki en kısa mesafe
uçağın dünyanın çevresinde büyük bir daire çizerek uçması
İngilterede büyük konsül, kralın mutasarrıflarından kurulu meclis.
Noun
(İtalyada) belediye meclisi.
Noun
çok/mühim miktar, hayli, külliyetli.
a great deal = a good deal: bir hayli, bir çok.
A great deal of money was spent.
daktilolara (kişi) olan büyük ihtiyaç
büyük galago
(Galago crassicaudatus) : kırçıllı sarı-esmer renkli memeli hayvan. Uzunluğu 33 cm., kuyruğu 37 cm.
Noun
(Cambridge üniversitesinde) bitirme sınavı.
12 grosa, 12x144 = 1728 adet.
Noun
büyük hızla/süratle.
His work is going great guns.
hayret/şaşkınlık vb. ifade için kullanılır.
devletin borç büyük defteri
acı marul
Noun, Plant Species
eşek marulu
Noun, Plant Species
büyük çoğunluk büyük defter
iri sığırkuyruğu
(V. thapsus).
panda ile ayni anlama gelir. dev panda, iri panda
(Ailuropodamelanoleuca): Tibet ve GB
Çin'de yaşar. Tüyleri beyaz, omuzları, kulakları, bacakları siyah olup gözleri siyah halkalarla çevrilidir. Boyu 1.5 m., omuz yüksekliği 60 cm.
iri baskı: eskiden İncilin baskısında kullanılan 18 punto.
Noun
iri-defne
(Rhododendron maximum): Doğu ABD'de yetişir, pembe beyaz çiçek açar.
great laurel, great rosebay ile ayni anlama gelir.
Noun
resmî mühür, (eski) mührü hümayun.
Noun
(a) İngilterede Büyük Britanya mührünü taşıyan mühürdar, (b) mühürdarlık makamı.
Noun
skua ile ayni anlama gelir. iri martı
(Catharacta skua). Soğuk denizlerde yaşar.
büyük baştankara
(Parus major).
Noun
sorumluluğun verdiği büyük ağırlık
Noun
gebe, hamile.
great with child.
Kodak Şirketi'nin popüler adı
...'in çok büyük çoğunluğu
Noun
birine büyük müsamaha göstermek
Verb
büyük tehlikede olmak
Verb
büyük ihtimam göstermek
Verb
çok okumuş olduğunu göstermek
Verb
büyük işler başarmak
Verb
büyük masraflar gerektirmek
Verb
büyük siyaset adamları çıkarmış aile
büyük masraflar yapmak
Verb
parlak geleceği olmak
Verb
parlak bir geleceği olmak
Verb
büyük ümitleri olmak
Verb
hayatta büyük başarı kazanmak
Verb
büyük gösterişte bulunmak
Verb
aşırı heyecan uyandırmak
Verb
dev adımlarla ilerlemek
Verb
büyük şirketlere saldırı deyimi
büyük faaliyet göstermek
Verb
... açısından son derece önemli
Adjective
...'i son derece yakından ilgilendiren
Adjective
büyük sorumluluk isteyen görev
büyük masrafa sokmak
Verb
(borsa) hisse fiyatları önemli derecede artmak
Verb
büyük azim göstermek
Verb
büyük bir sorumluluk üstlenmek
Verb
büyük bir dikkatle
Adverb
büyük bir itinayla
Adverb
büyük bir dikkatle
Adverb
büyük bir memnuniyetle
Adverb