talihinin en kötü aşamasında
servetinin kalıntılarını toplamak
Verb
servetini yiyip bitirmek
Verb
servetini israf etmek
Verb
servetini har vurup harman savurmak
Verb
servetinıhar vurup harman savurmak
Verb
servetini kumarda kaybetmek
Verb
bir serveti yiyip bitirmek
Verb
tüm servetini hisse senetlerine yatırmış olmak
Verb
tüm servetini hisse senet dilerine yatırmış olmak
Verb
talih kendinden yana olmak
Verb
servetini ömür boyu gelire yatırmak
Verb
kişinin servetinde gedik açmak
Verb
kendi talihini kurmak
Verb
000 dolar olarak tahmin etmek
Verb
küsmüş talihini güldürmek
Verb
servetine yeni bir çekidüzen vermek
Verb
servetini yeniden ele geçirme
servetine yeniden kavuşmak
Verb
servetini tehlikeye atmak
Verb
servetinıyiyip tüketmiş olmak
Verb
bütün servetini yiyip tüketmiş olmak
Verb
işine büyük bir servet harcamak
Verb
servetini har vurup harman savurmak
Verb
bir girişimde şansını denemek
Verb
alınyazısı için hayıflanmak
Verb
bir servet biriktirmek
Verb
büyük servete konmak
Verb
büyük bir servet sahibi olmak
Verb
büyük bir servet sahibi olmak
Verb
büyük bir servetin sahibi olmak
Verb
bir servetin yenilip bitirilmesi
birini servetinden mahrum etmek
Verb
bir serveti kumarda yemek
Verb
bir serveti har vurup harman savurmak
Verb
hali vakti yerinde olmak
Verb
kumarda bir servet kaybetmek
Verb
(çoluk çocuğun) bakımı ile mükellef olmak, geçimini sağlamak.
kendini tehlikeye maruz bırakmak
Verb
gelecekte özgürce davranmasını güçleştirebilecek sorumluluklar üstlenmek
Verb
servet peşinde olmak
Verb
bir servet tevarüs etmek
Verb
zengin birine varmak
Verb
zengin evlilik yapmak
Verb
bir serveti berbat etmek
Verb
bir servetin geri kalan kısmı
bir serveti yiyip bitirmek
Verb
birinin falına bakmak
Verb
bir çıkar veya macera için askerlik yapan kimse.
büyük bir servetin sahibi
Feleğin çarkı, çarkı felek.
Noun
(oyun, kumar vb.) fırıldak, rulet.
Noun
talih bisküviti: içinde küçük bir kâğıda yazılı fal bulunan kıvrık ince bisküvit.
servet avcısı, evlenmek için zengin arayan kimse.
şu işe bakın ki, ...
Adverb
kitaplara küçük bir servet harcamış olmak
Verb
bir işten büyük para kazanmak
Verb
kitaplara küçük bir servet harcamış olmak
Verb
birine vasiyetle bir servet bırakmak
Verb