yoksulluğunu kanıtlamak
Verb
vasıflarının eksikliğini kabul etmek
Verb
pek ilginç yanı olmamak
Verb
yeterli çoğunluk (nisap) bulunmamak
Verb
yeterli çoğunluk bulunmamak
Verb
kesin çoğunluğa sahip olmamak
Verb
kesin çoğunluğa sahip olmak
Verb
koordinasyon olmamak
Verb
inanılır gibi olmamak
Verb
karar verememe durumunda olmak
Verb
hiçbir eksiği olmamak
Verb
hiçbirşeye gereksinim duymamak
Verb
hiçbir eksiği bulunmamak
Verb
hiçbirşeye ihtiyaç duymamak
Verb
hiçbirşeye ihtiyacı olmamak
Verb
(piyasa) cansız olmak
Verb
yeterli likiditesi olmamak
Verb
müşterisi eksik olmamak
Verb
siyasetsizlik
Noun, Politics-Intl. Relations
iştahsızlık
Noun, Medicine
taahhüdünü yerine getirmeme
(teslim edilen mallar) uygunsuzluk
akidesizlik
Noun, Religion-Faith
gerekli titizliği göstermeme
geçinecek parası olmamak
Verb
eleman yetersizliği
Noun, Human Resources
ana babanın bakımından yoksun olmak
Verb
(kitap) sürükleyici olmamak
Verb
siyasi görüş kuvvetinden mahrum olmak
Verb
birşeye ihtiyaç duymak
Verb
birşeye gereksinim duymak
Verb
birşeyden yoksun olmak
Verb
birşeyin eksikliğini duymak
Verb
birşeye ihtiyacı olmak
Verb
karakteri sağlam olmamak
Verb
sağlam karakteri olmamak
Verb
gerekli sermayesi olmamak
Verb
para sıkıntısı çekmek
Verb
parasızlıktan alıkonulmak
Verb
yakıt kalmadığı için yolda kalmak
Verb
parasızlıktan eli kolu bağlanmış
görevsizlik kararı
Noun, Law
davayı husumetten reddetmek
Verb, Law
yer yokluğundan yüklenemeyen mallar
Noun
birşeye ihtiyacı olmamak
Verb
birşeye ihtiyaç duymamak
Verb
birşeyden yana sıkıntısı olmamak
Verb