bir kimsenin adını lekelemek, namusuna leke sürmek.
çamurluk
Noun, Automotive
deniz tabanı
Noun, Geology
(bir kimse) adı lekelenmiş/şöhretine leke sürülmüş.
US çamurda bata çıka ilerlemek
Verb
çamur içinde bata çıka yürümek
Verb
bir hastayı çamura batırmak
Verb
bir hastaya çamur banyosu yaptırmak
Verb
baştan aşağı çamura bulanmış olmak
Verb
baştan aşağı çamura bulanmış olmak
Verb
anlaşılmaz, muğlâk, karanlık, bulanık.
çamura saplanıp kalmak
Verb
(otomobil) çamura saplanmak
Verb
sefih /âdi/düşük bir hayat sürmek.
çamur çatlağı: çamur ve balçık kururken oluşan çatlak.
Noun
kum arısı
(Sphecidae): çamurdan yuva yapan eşekarısı.
Noun, Zoology
bataklık kertenkelesi
(Siren lacertina): G ABD'de bataklık ve hendeklerde yaşar. Arka ayakları
yoktur, ön ayakları kısadır. Akciğeri ve solungacı vardır. Boyu 60 cm.
Noun
gelgit esnasında çamurların biriktiği arazi.
Noun
kurumuş gölün çamurlu yatağı.
Noun
su tavuğu
(Fulica atra).
Noun
iyi şanslar (kadeh kaldırırken
çamur yılanı
(Farancia abacura): GD ABD'de bataklıklarda yaşayan karnı kırmızı, sırtı mavi-siyah renkli zehirsiz yılan.
Noun
bataklık kaplumbağası
(Kinos- ternidae): Doğu ABD'de tatlı sularda/bataklıklarda yaşayan bir kaç çeşit küçük kaplumbağa.
Noun
(kadeh kaldırırken şaka olarak) şerefinize!
çamur atmak/sıçratmak, (bilhassa siyasî muhalifine) kara sürmek, iftira etmek.
iftira etmek, kara sürmek, çamur atmak/sıçratmak.