hemen hemen, âdetâ. next to impossible: hemen hemen imkânsız. next to nothing: hiç değerinde,
yok pahasına, hemen hemen hiç. I got it for next to nothing: Onu yok pahasına aldım. There was next to nobody at the meeting: Toplantıda hemen hemen hiç kimse yoktu.
English-Turkish translations from the Atalay Dictionary, First Edition