sevk etmek

Turkish-English Translation

  1. Verb to despatch
  2. Verb to drive
  3. Verb to expedite
  4. Verb to impel
  5. Verb to induce
  6. Verb to instigate
  7. Verb to push
  8. Verb to urge
  9. Verb to ship
  10. Verb to dispatch
  11. Verb to forward
  12. Verb to move
  13. Verb to refer
Turkish-English translations from Zargan's own database

Turkish-English Phrases

davanın sevk edilmesi
request for referral of the judgment Noun, International Law
bir milleti daha büyük çaba göstermeye sevk etmek
to impel a nation to greater efforts Verb
birini bir yere sevk etmek
to refer someone to something Verb
birini birine sevk etmek
to refer someone to someone Verb
birini birşey yapmaya sevk etmek
to move someone to do something Verb
birini burnundan çekip sevk etmek
to lead someone by the nose Verb
birini konuşmaya sevk etmek
to draw into someone into talk Verb
birini umutsuzluğa sevk etmek
to drive someone to despair Verb
birini yalanlarla yanlış yola sevk etmek
to act a lie Verb
birini yoksulluğa sevk etmek
to reduce someone to poverty Verb
birlikleri cepheye sevk etmek
to remove troops to the front Verb
ilgili mahkemeye sevk etmek
to commit for trial Verb
kanallara sevk etmek
to canalize Verb
kıtaları cepheye sevk etmek
to move troops to the front Verb
kötü yola sevk etmek
to debauch Verb
mahkemeyi yanlış yola sevk etmek
to perpetrate a fraud on the court Verb
malı acele sevk etmek
to expedite shipment Verb
malları piyasaya sevk etmek
to forward goods to the market Verb
mecraya sevk etmek
to channel Verb
mültecileri kampa sevk etmek
to channel refugees into a camp Verb
petrolü rafineriye payplayn ile sevk etmek
to pipe the oil to the refinery Verb
polis eşliğinde sevk etmek
to march off under guard Verb
sevketmek
send
sevketmek
turn
sevketmek
consign
sevketmek
convey
sevketmek
inspire
sevketmek
urge
sevk edilen mallardan rastgele örnek alarak kontrol etmek
to spot check the shipment Verb
Turkish-English phrases from Zargan's own database

sevketmek
Önüne katıp ... götürmek, sürüklemek