süregelen tek ihlal
Noun, Competition Law
tek kullanımlık
Adjective
bekârlık hayat sigortası
Noun
yalnız biri evli olan bir kadınla bir erkeğin zinası
Noun
tek kişilik yatak odası
Noun
tek nüsha olarak hazırlanan poliçe
tek bir nüsha olarak hazırlanan poliçe
(ceketler , pardesüler) önden tek sıra düğmeli
tek sütun santimetresi (basın reklamları için standart ölçüm birimi)
tek şart (belirli bir tek olayın yer almasını veya bir işin yapılmasını gerektiren şart
tek şart (belirli bir olayın vukuunu ya da bir işin yerine getirilmesini gerektiren şart
devam eden tek bir anlaşma
Noun, Competition Law
sattığı mal çeşidi sınırlı bir perakendeci dükkânı
kendisine sadece bir kez kefil olunan alacaklı
tek-kesim, kıymetli taşın üst ve altta sekizer yüz olacak şekilde kesilmesi.
Noun
tek ücret tarifesi pazarlığı
basit defter tutma usulü, ana deftere bir kere keydetme.
single-entry,
s. tek-kayıtlı.
Noun
tek girişli basit muhasebe sistemi
dönem kârının ve özsermayenin varlıklar ile borçların dönem başı ve dönem sonu durumlarının karşılaştırılması
ile hesaplandığı basit muhasebe sistemi
işlemlerin yalnızca tarih sırasına göre kaydedildiği
bir vatan haininin servetine el koyma
Avrupa Tek Senedi (Avrupa Topluluğu'nda tek iç pazar ve siyasi birlik kurulmasını amaçlar
yalnız gidiş bilet ücreti
sadece gidiş bilet ücreti
tek sıra, tek sıralı dizi.
Noun
tek kişilik birinci sınıf kamara
tek mercekli yansıtma
Noun
(US) sınırlı sorumluluk (bir şirketin hissedarlarının şirketin borçlarına karşılık yalnızca hisseleri tutarında sorumlu olmaları
Noun
perakende tek bir mal çeşidi ticareti
vadesi geldiğinde bir kerede ödenecek kredi
tek yönlü opsiyon (satış ya da satın alma opsiyonu
tek yönlü opsiyon (satma ya da satın alma opsiyonu
süregelen temel anlaşma
Noun, Competition Law
tek bir şey için alınan patent
bir tek şey için alınan patent
ana paranın tümünün tek vade sonunda ödeneceği kredi
tek duyarlıklı
Information Technology
defaten ödenen prim (hayat sigortasında teminat ve ne kadar sürerse sürsün teminatın tamamı için tek ödemenin yapılması
kararlaştırılmış sigorta döneminin başlangıcında sadece bir primin tek bir parti halinde ödendiği yaşam sigortası
Noun
genelde iki yıldan beş yıla kadar olan
tek kişinin sahip olduğu firma
(US) tek kişinin sahip olduğu firma
tek tırnak işareti [
' ' ].
Noun
(US) tek ailenin yaşadığı ev
tekli koltuk
Noun, Transport
bir kez kullanıldıktan sonra atılacak mallar
tek imza (ile temsil etme hakkı)
tek imza (ile temsil etme hakkı
metin satırları arasında boşluk bırakılmamış daktilo yazısı
tek ilke, herkese uygulanan bir tek ahlâk vb. kuralları dizisi. double standard.
odada tek kişi kalındığında fazladan ödenecek para
bir gezide odalarda çift kişi kalınacağı belirtildiği halde
(Br) tek cins mal ticareti yapan kimse
tek cins mal ticareti yapan kimse
dayanıksız tüketim malları
Noun
yalnız başına (ayrı yaşayan) kadın eş
çifte (basit) muhasebe kayıt usulü
tek girişli muhasebe sistemi
işlemlerin tarih sırasına göre kayıt edildiği basit muhasebe sistemi
bütün durumları tek bir formül içinde toplamak
Verb
pamuk ipliğine bağlı olmak
Verb
bir şeye sadece bir yönden bakmak
Verb
tek bir şeyle ilgilenen bir zihne sahip olmak
Verb
tek hakim karşısında yargılanma
Ortak Transit ve Tek İdari Belge
Tek Pazar, Rekabet ve Teknik Mevzuat Uyumlaştırma Dairesi
Noun, Organizations
Tek Pazar ve Rekabet Başkanlığı
Noun, Organizations
Birleşmiş Milletler Uyuşturucu Maddelere Dair Tek Sözleşmesi
Noun, International Law