what

  1. Pronoun ne .
    what is you name? what is the matter? what are you doing?
  2. Pronoun ilgi adılı olarak kullanıldığı zaman Türkçeye çevrilirken fiile kaynaşır:
    Everyone should give what
    he can: Herkes gücünün yettiğini vermelidir.
    What you are doing is correct: Yaptığınız doğrudur.
    Do what you please: İstediğini yap (=Ne istersen onu yap).
  3. Noun mahiyet, asıl, içyüzü.
    A lecture on what and how of crop rotation.
  4. Adjective hangi.
    what clothes shall I pack?
  5. Adjective her ne.
    Take what supplies you need.
  6. Adjective kaç.
    what time is it? Saat kaç?
  7. Adjective (her) ne kadar.
    Put back what money is left.
  8. Adverb ne, nasıl, ne kadar.
    what does it matter: Ne önemi var!
  9. Adverb bazen, kâh, kısmen.
    what with the wind and what with the rain, our walk was spoiled: Kâh rüzgâr,
    kâh yağmur yürüyüşümüzü burnumuzdan getirdi.
  10. Exclamation ne! (hayret, öfke, şüphe, hoşlanma, vb. belirtir ve bir soru tümcesi ile kullanılır)
    What? Are you
    late again?
    What a lovely house! Ne şirin ev!
    What the devil= What the hell: Allah cezanı versin! kahrolası!
    What-ho!
    k.d. merhaba! yahu! hey! bana bak!
  11. Conjunction mümkün mertebe, imkân nisbetinde.
    He helps me what he can: Elinden geldiği kadar bana yardım ediyor.
işe yarasın yaramasın fikrini söylemek Verb
ağızın perhizi yok
Memleket neresi? Sentence
Nerelisiniz? Sentence
İsminiz nedir? Sentence
Adınız nedir? Sentence
İsminizi öğrenebilir miyim? Sentence
Adınızı öğrenebilir miyim? Sentence
İsminiz? Sentence
=
I'll tell you what: Buldum! aklıma bir fikir geldi.
ne olursa olsun Adverb
mamafih.
He's never walked that far - not but what he could do if he tried: O kadar çok yürümedi,
mamafih gayret etse yürürdü.
hay
pirincin taşını ayıklamak Verb
ne yazık ! vah vah
yazık sana
ne konuda
banyomu hazırladınız mı
para durumu nasıl ?
ne gibi şeyler olabilir? olasılıklar/ihtimaller nedir?
amacın nedir
söylediklerinle nereye varmak istiyorsun ?
beklemekten başka ne yapılabilir
ne dedin ?
? olur mu? anlaştık mı? ne buyurulur? tamam mı? mutabık mıyız?
What do you say to going into business
together? Let's go into business together. What do you say?
sonra ki
ötesi
niçin
?: Neye yarar?
What's cooking?: Ne haber? Ne var ne yok?
What for?: Ne için? Ne biçim?

what did he do that for? Bunu niçin yaptı?
What about: Ne dersiniz? ne buyurulur?ne olacak?
What about a game of tennis? Tenis oynayalım mı, ne dersiniz?
What about the others: Ya ötekiler ne olacak?
what next? Bundan sonra ne var?
what next!: Daha neler!
Well, what of it: Olsun, ne çıkar? Ne fark eder? Vız gelir!
I'll show you what's what! Dünyanın kaç bucak olduğunu sana gösteririm.
what though we are poor: Fakirsek ne çıkar?
what-d'ye call-'em/-him/-her/-it: adı ne idi? (Adı hatırlanmaya bir şeyi/kimseyi anlatırken kullanılır).
I saw Mr. what-him: Şeyi gördüm.
what chamacallit
k.d. şey, zırıltı, zımbırtı.
No matter what : Ne olursa olsun.
What's with him:
argo nesi var? Ona ne oluyor?
(Do you) know what? Haberin var mı? Biliyor musun?
what's it to you? Sana ne?
neye yarar ?
neye yarar ki?
bu yaptığını nasıl açıklamak yacaksın ?
ya … ise/olursa?
what if everyone who was invited comes? Ya davet edilenlerin hepsi gelirse?
ya … ise/olursa? farzedelim ki.
What if it rains? Ya yağmur yağarsa?
mesele nedir
durumu nasıl değerlendiriyor ?
artakalan
müstelzim
kaç para
bugün ayın kaçı ?
arzu nuz ?
ne gerekirse.
to have what it takes.
gerekçe, âmil, saik, amaç, sebep, güdü, bir eylemi doğuran/yöneten şey.
kim diyeyim
bana ne
nere
?
Brit. (a)
hkr. neye yarar? kaç para eder? faydası ne? beş para etmez, değil mi?
“What
price Mary's singing at the concert last night?” “Wasn't it terrible?” (b)
az kul. olur mu? mümkün mü? ne dersin?
What price going to the cinema tonight?
beden iniz
kaç numara giyiyorsunuz
ne boy giyiyorsunuz ?
yaka nız kaç ?
Allah cezasını versin
Boş ver ! Önemi yok
kahrolası
? o zaman ne olacak?
Suppose he refuses, what then? Ya reddederse, o zaman ne olacak?
buna ne değer biçiyorsun ?
toplantı da kaç kişi var ?
ne söyleyecektin
alem ne der ?
…'den dolayı, … yüzünden, sebebiyle.
A slow trip, what with the foul weather, isn't it?
ne zaman müsait olursunuz ?
Ne var?
what did.
= what shall, what will.
What'll he say = What will he say.
what does. What's the man say? = What does the man say?
derdin ne ?
durup dururken ne oldu ?
ne haber (n'aber)
itibarı ne durum dadır ?
neci oluyor ?
olup biten ne ?
ne var? ne oldu? derdin ne? mesele nedir?
olup bitenler, gerçek durum, işin içyüzü/ mahiyeti.
Ask someone who knows what's what.
acelen ne ?
= what have.
What've you done with the money?
ne ad altında çalışıyorsunuz ?
ne hakkında? ne konuda?
ve saire, ve benzerleri.
Money, jewels, stocks, and what have you.
And what's more: hem de, üstelik.
vesaire, daha buna benzer bir sürü şey.
kaç tarihinde
Saat kaçta?
Saat kaçta?
sözü tartmak Verb
ağız birliği etmek Verb
tam aradığı şey olmak Verb
artık ne olursa olsun aldırmamak Verb
ne olursa olsun, her ne pahasına olursa olsun.
He decided to get university education, come what may.
ne yapacağını düşünmek Verb
ne yapılması gerektiğini tartışmak Verb
ne yapılacağı konusunda tartışmak Verb
ne yapmak gerektiğini düşünmek Verb
ne yapılacağını görüşmek Verb
okuduğunu hazmetmek Verb
icabına bakmak Verb
Bunun ne demek olduğunu biliyor musun?
sonradan yer alan şeyleri örtmek Verb
ne olursa olsun
ne (pahasına) olursa olsun.
bir kimseye gerekli şeyleri sağlamak Verb
müstahak olmak Verb
layığını bulmak Verb
(US) kazanılan maaşı almak Verb
olan bitenin doğrusunu bilmek Verb
şiddetle azarlamak/dövmek, ağzının payını vermek, dünyanın kaç bucak olduğunu göstermek.
birini doğduğuna pişman etmek Verb
birine gününü göstermek Verb
birine hesap sormak Verb
Allah senden razı olsun
onun bunun dediğiyle hareket etmek Verb
Bil bakalım ne oldu?
gerekli nitelikleri haiz olmak.
laf dinlemek Verb
söz dinlemek Verb
Ya n'oluyo be?! Sentence
Neysem oyum.
Elimden geleni yaptım.
Ne diyeceğimi bilemedim.
Neden bahsettiğin hakkında bir fikrim yok.
ne dediğinizi kaçırmak dım
acaba ne yapıyor ?
Bir çözüm bulmaya çalışacağım.
İlgileneceğim.
sözlerinin ışığı altında
kendisiyle alakası olmayan şeye karışmak Verb
kendisini ilgilendirmeyen şeylere karışmak Verb
Tam istediğim şey!
En çok istediğim şey!
Lokman hekimin ye dediği.
kulislerde neler olup bittiğini bilmek Verb
ne yaptığını bilmek Verb
uyanık fikirli olmak, herşeyi bilmek, dünyada olup bitenlerden haberi olmak, bir işten iyi anlamak, bir işte pişmiş olmak.
söz geçirmek Verb
birinin nereye varmak istediğini kestirememek Verb
ağızıni havaya açmak Verb
ağzından çıkanı kulağı duymamak
Ne sebeple?
Hangi gerekçeyle?
birine sözünü tutturmak Verb
verdiği vaazı kendi de tatbik etmek Verb
eksiğini tamamlamak Verb
bir cümleden olmayan bir anlam çıkarmak Verb
ne dersen de, istesen de istemesen de.
Ne dedin?
ne farkeder? ne olacak yani? ne önemi var? bana ne! umurumda mı? vız gelir!
ne imkân varsa faydalanmak Verb
buyur buyrun
birinin aklını başına getirmek Verb
Biliyor musun, ...
Birşey söyleyeyim mi, ...
Gönül bu, aka da konar boka da.
Gönül ferman dinlemez.
Ne olacağını kimse bilmez.
Birşey söyleyeyim mi, ...