-
düztabanlı.
-
ayaklarını sürüyerek yürüyen.
-
(a) sabitkadem, ayakları üzerinde iyi denge sağlayan, (b) dürüst, açıksözlü, samimî, özü sözü bir.
have DEVAMINI OKU a honest flatfooted way of saying a thing: açıksözlü olmak.
GİZLE
-
hazırlıksız, şaşırmış, müşkül durumda.
catch one flatfooted: birini şaşırtmak, hazırlıksız yakalamak, DEVAMINI OKU müşkül durumda bırakmak.
The amount of dinner check caught us flatfooted. GİZLE
-
azimkâr, kararlı, kararından dönmez.
-
açıkça, düpedüz, kesinlikle, kesin/kat'î olarak.
+1
Bize Ulaşın