gönül vermek, gönlünü kaptırmak, sevdalanmak, derin aşka/sevdaya düşmek.
zamanının aşırı bir kısmını okumaya ayırmak
Fiil
bir arkadaşa kitaplığından yararlanma özgürlüğü vermek
Fiil
bir arkadaşa kitaplığından yararlanma özgürlüğü vermek
Fiil
bir tasarıyı kaydı ihtirazi ile onaylamak
Fiil
vasiliğinin hesabını vermek
Fiil
aynen karşılık vermek, misilleme yapmak, altta kalmamak, taşı gediğine koymak.
bütün parasını bağışlamak
Fiil
becerisini küçük yaşta göstermek
Fiil
duygularını güzel sözlerle ifade etmek
Fiil
şükranlarını dile getirmek
Fiil
iradesini beyan etmek
Fiil
hayalinin dizginlerini koyuvermek
Fiil
muhayyilesinin dizginlerini koyuvermek
Fiil
bir partiye katılmak
Fiil
sınav kâğıdını vermek
Fiil
adını listeye yazdırmak
Fiil
yüz bin liralık benzin lütfen
düşüncelerini dile getirmek
Fiil
işverenine ihtarda bulunmak
Fiil
işverene işten ayrılacağını bildirmek
Fiil
birine bilgi vermek ya da deneyiminden söz etmek
Fiil
(a) bir kimsenin kusurunu yüzüne vurmak, (b) aklını başına getirmek.
bir kimseye sonsuz serbestlik vermek, istediğini yapmasına izin vermek.
give a horse his head: dizginleri boşaltmak.
bir aylık ihtar süresi vermek
Fiil
yalancılıkla suçlamak
Fiil
bir tasarıya katıldığını belirtmek
Fiil
birine kol nu vermek
Fiil
dikkatinıbir şeye vermek
Fiil
dikkatini bir şeye vermek
Fiil
bir siparişi karşılamak için titiz davranmak
Fiil
siparişi karşılamak için titiz davranmak
Fiil
birine selam söylemek
Fiil
bir şeye kulak kabartmak
Fiil
işverenine işten ayrılma niyetinde olduğunu bildirmek
Fiil
sınav kâğıdını vermek
Fiil
(istediğini elde etmek için) her fedakârlığa katlanmak, herşeyini vermek/feda etmek.
I'd give my eyeteeth for a piano like that.
adıni , soyadını söylemek
Fiil
bir pazarlığı tokalaşarak sonuçlandırmak
Fiil
bir planı can-ı gönülden onaylamak
Fiil
kendi fikrini belirtmek
Fiil
birine selam söylemek
Fiil
son işverenini referans olarak vermek
Fiil
son işvereni referans olarak vermek
Fiil
canını vatanına feda etmek
Fiil
işverenine ihtarda bulunmak
Fiil
işverene ihtarda bulunmak
Fiil
karınca kararınca yardım etmek
Fiil
kabul ettiğini baş hareketiyle ifade etmek
Fiil
başıyla tasdik etmek
Fiil
... hakkında görüş bildirmek
Fiil
kendi görüşlerini belirtmek
Fiil
birine saygılarını bildirmek
Fiil
herşeyi fedaya hazır olmak, sağ kolunu bile vermek, canını esirgememek.
I would give my right arm to see her again.
oyunu bir adaya vermek
Fiil
bir aday için oyunu kullanmak
Fiil
oyunu bir partiye vermek
Fiil
bütün enerjisini bir işe harcamak
Fiil
vatandaşlığını ispatlamak
Fiil
birine ağzına geleni söylemek
Fiil
birini şiddetle paylamak
Fiil
birisini azarlamak/paylamak, hakkında düşündüklerini açıkça söylemek.
birine müteşekkir olmak
Fiil
aynıyla karşılık vermek
Fiil
birine niyetleri hakkında kesin bilgi vermek
Fiil
birine niyetlerini bildirmek
Fiil
birine niyetlerini bildirmek
Fiil
el sıkarak anlaşmak, mutabık kalmak.
birine vasiyetinde bir şey vermek
Fiil
birine vasiyetinde birşey vermek
Fiil
birine hayatının en zevkli anını yaşatmak
Fiil
birini kitaplığından yararlandırmak
Fiil
birine bütün duygularını ifade etmek
Fiil
(Sırtındaki gömleğine kadar) herşeyini vermek/feda etmek.
yerini birine vermek
Fiil
bütün malını mülkünü elden çıkarmak
Fiil
müflisten vâki olacak bütün taleplerden vazgeçmek
Fiil
müflisten vaki olacak bütün taleplerden vazgeçmek
Fiil
vazifesinden ayrılmak
Fiil
otomobili ıskartaya çıkarmak
Fiil
taleplerinden vazgeçmek
Fiil
yerini birine vermek
Fiil
dükkânıni çocuğuna devretmek
Fiil
dükkânını çocuğuna devretmek
Fiil
duygularını dile getirmek
Fiil
öfkesinin dizginlerini bırakmak
Fiil
tutkulu bir konuşmada duygularını ifade etmek
Fiil
duygularını koyuvermek
Fiil
duygularını tutamamak
Fiil