1. İsim sabır.
    to have patience. to loose patience.
    I am out of patience = My patience is exhausted:
    Sabrım tükendi.
    I wouldn't have patience to sit mending watches all day.
    have patience with someone: birine karşı sabırlı davranmak.
    possess one's soul in patience: sabretmek.
    try/tax someone's patience: birinin sabrını tüketmek.
  2. İsim dayanma, tahammül, metanet.
    I have no patience with these people.
  3. İsim sebat, azim, ısrar.
    to work with patience .
  4. İsim (iskambilde) tek kişi tarafından oynanan oyun.
    to play patience .
  5. İsim müsamaha, gözyumma, müsaade etme.
birinin sabrını tüketmek Fiil
taşmak Fiil
soğukkanlılığını korumak Fiil
birinin sabrını zorlamak Fiil
sabırlı olunmasını tavsiye etmek Fiil
sabırlı olunmasını öğütlemek Fiil
birinin sabrını tüketmek Fiil
birinin sabrını tüketmek Fiil
birinin sabır brııni tüketmek Fiil
sabrı taşmak Fiil
sabrı tükenmiş
birinin sabrını tüketmek Fiil
sabretmek Fiil
birinin sabrını tüketmek Fiil
sabrımı fazla zorluyorsunuz
efelek, labada
(Rumex patientia): karabuğdaygillerden dere kenarlarında kendiliğinden yetişir,
yaprakları sebze olarak yenilir.
İsim
Hazreti Eyüp sabrı
biri karşısında tahammülünü yitirmek Fiil
birine tahammül edememek Fiil
birinin sabrını taşırmak Fiil
sabır brııni tüketmek Fiil