politician

English-Turkish Translation

  1. Noun, Politics-Intl. Relations siyasetçi
  2. Noun politikacı, siyasetçi, siyaset adamı.
  3. Noun siyaset/politika uzmanı.
  4. Noun devlet adamı, seçimle işbaşına gelen kimse.
  5. Noun bir örgüt içinde siyaset çevirip mevki ve iktidar elde eden/etmeye çalışan kimse.
English-Turkish translations from the Atalay Dictionary, First Edition

English Turkish Phrases

politician (male)
siyaset adamı Noun, Politics-Intl. Relations
armchair politician
koltuk politikacısı
being a politician
politikacılık
front rank politician
birinci sınıf politikacı
holiday politician
koltuk politikacısı
influential politician
nüfuzlu politikacı
manoeuvre manoeuver of a politician
s bir politikacının entrikaları Noun
office-seeking politician
mevki peşinde koşan politikacı
opposition politician
muhalefet politikacısı
party politician
parti politikacısı
peanut politician
(US) önemsiz politikacı
practical politician
meslekten politikacı
professional politician
meslekten politikacı olarak yetişmiş
radical politician
radikal politikacı
rising politician
yükselen politikacı
rising politician
geleceği parlak politikacı
serious politician
ciddi politikacı
shrewd politician
kurnaz politikacı
some fool of a politician
budala politikacının biri
thoroughpaced politician
tam politikacı
tortuous politician
entrikalı politikacı
tricky politician
entrikacı politikacı
two- bit politician
(US) rüşvet yiyebilen politikacı
two-bit politician
rüşvet yiyen politikacı
venal politician
rüşvet yiyen politikacı
a politician in the ascendant
yükselen bir politikacı
English-Turkish phrases from Zargan's own database