[wife]

kadın eş ödeneği
birlikte yaşadığı adamdan ciddi surette ve sürekli dayak yiyen kadın
karısının borçlarından sorumlu olmak Verb
sebepsiz yere karısını terk etmek Verb
karısını boşamak Verb
karısını memnun etmeye çalışma
karısını ve çocuklarını terk etmek Verb
geçindirecek bir karısı ile yedi çocuğu olmak Verb
karı koca
karının yaptığı masraflardan kocanın sorumluluğu
Sizi karı-koca ilan ediyorum.
kadın eşin geliri
(İskoçya) karının aile birliğini temsil yetkisinin sınırlandırılması
karı kocanın ortak meslek sahipliği
karı kocanın birleşik vergiye tabi geliri
bir karı ile yedi çocuk geçindirmek Verb
karı-koca arası mal rejimi
malını karısına bırakmak Verb
karısını terk etmek Verb
(US) kadın eşe bakma sorumluluğu
kadın eşe bakma sorumluluğu
iffetli bir kimse
karı koca gibi yaşamak Verb
karı koca gibi yaşamak Verb
karı-koca gibi yaşamak Verb
karısıyla geçinmek Verb
karısının parasıyla yaşamak Verb
eşim
ihmal edilmiş kadın
çalışmayan kadın
mükemmel ev kadını
karısını boşamak Verb
bütün malını mülkünü karısının üstüne yapmak Verb
bütün malını mülkünü karısına bırakmak Verb
kadın eş veya çocuklar için nafaka
öfkesini karısından çıkarmak Verb
evlenmek Verb
herkes, bütün dünya.
evlenmek.
to take (a woman) to wife: (bir kadınla) evlenmek.
yenge
karı, eş, zevce, refika, hanım.
my wife: eşim, refikam. (ilgili sıfat:
uxorial).
common-law
wife: evlenmeden karı olarak kabul edilen kadın.
Noun
kadın. Noun
wive Verb
zevce (outdated) Noun
ekmek düşmanı (argo) Noun
kadın eşin çalışmaktan elde ettiği gelir
kadın eşin çalışması
kadın eş ve çocukların mahfuz malları Noun
kocanın servetinden karının eşit talep hakkı
kadın eşin serveti
kadın eşin birliği temsil yetkisi
kadın eşin geliri
kadın eşin mahfuz hissesi
bir karı bulmak Verb
çalışan kadın eş