ı don&

English Turkish Phrases

don't I know it
bilmek mez miyim
I don't believe a word of it
kelimesine bile inanmıyorum
I don't care
umurumda değil
I don't care a snap
Boş ver! Umurumda değil! Vız gelir!
I don't care about that.
Umurumda değil.
I don't care about that.
Beni ilgilendirmez.
I don't feel like going
iç inden gitmek gelmiyor
I don't follow you.
Nasıl yani?
I don't follow you.
Anlayamadım.
I don't know about this.
Emin değilim.
I don't know for certain
kesin olarak bilmiyorum
I don't know what you're talking about.
Neden bahsettiğin hakkında bir fikrim yok.
I don't like the look of it/of the thing/the looks of this
Bana bu iş şüpheli görünüyor.
I don't like to feel of wool against my skin
yünün tenime değmeksi hoşuma gitmiyor
I don't see any harm in it
bence bir mahsur yok
I don't see any way around it.
Başka bir çözüm göremiyorum.
I don't see any way around it.
Başka yolu yok.
I don't see anything wrong with it
(a) onda hiçbir bozukluk/anormallik görmüyorum. (b) bunda hiçbir sakınca görmüyorum.
There's something
wrong with him: Ona bir hal oldu; bu adamın şüpheli bir tarafı var.
I don't think so.
Hayır.
I don't think so.
Sanmıyorum.
I don't wanna know!
Duymak istemiyorum!
I don't want to know!
Duymak istemiyorum!
English-Turkish phrases from Zargan's own database