disk

  1. disk, kurs, yassı dairesel cisim.
  2. yuvarlak, yassı gibi gözüken yuvarlak cisim.
    the disk = disc of the sun.
  3. gramofon plâğı.
  4. yuvarlak/yassı yapılış/parça/organ.
  5. (bkz: intervertebral disk ).
  6. Botany papatya vb. gibi çiçeklerin orta yuvarlağı.
  7. Mathematics birim açık dönge: düzlemde baş-noktaya uzaklıkları 1'den küçük olan bütün noktaların oluşturduğu küme.
  8. Information Technology (a) teker: bir eksen üzerinde dönen veya bir dizi tekerin mıknatıslı yüzeylerinden oluşan veri saklama
    ortamı, (b)
    disk pack ile ayni anlama gelir. değişir teker.
  9. diskli pullukla sürmek.
  10. (sesi) plağa kaydetmek/almak.
  11. aynalı krank.
  12. çiçek göbeği: bazı bileşik bitkilerin merkezî diskini oluşturan boru çiçeklerden herbiri.
  13. diskli pulluk/tırmık/nadas makinesi: kesici bıçakları disk şeklinde tarım aleti.
  14. dolu tekerlek, tepsi tekerlek.
sabit disk Noun, Hardware
disk Noun, Transport
telefon numara kadranı
boyun fıtığı Noun, Diseases
balatalı levha
debriyaj diski
bozuk disket
kavrama kasnağı
disk crank
aynalı krank.
çift yoğunluklu disk Information Technology
(telefon) kadranı
sabit disk Information Technology
floppy ile ayni anlama gelir. ince-teker, bilişim verilerinin kaydedildiği ince, bükülebilir magnetik teker/disk.
disket Noun, Information Technology
uçan daire.
oğulcuk-döngesi: döllenmiş yumurtada embriyonun ilk oluşmaya başladığı nokta.
gramofon plağı
sabit disk Noun, Information Technology
asker kimlik madalyonu
(US) asker kimlik madalyonu
üzerinde askerin kimliği yazılı madalyon
omurlar arası kıkırdak/disk.
manyetik disk
optik disk Information Technology
video plağı
televizyon tarama düğmesi
(omurgada) disk kayması. Noun
Başlatma disketi Information Technology
güneş yuvarlağı.
disk dizisi Information Technology
disk fren Noun, Transport
diskli fren Noun, Transport
disk kapasitesi (bilgisayarın manyetik diski üzerinde saklanabilecek veri miktarı
bilgisayarın manyetik diski üzerine bilgi yazan ya da disk üzerindeki bilgiyi okuyan aygıt
disk sürücü Information Technology
disket sürücü
disk hatası Noun, Information Technology
disk dolu Information Technology
Radyo/TV caz programlarında plakları seçen/sunan spiker. Noun
diskcokey
disk ikizleme Information Technology
disk işletim sistemi Information Technology
değişir disk paketi Information Technology
disk alanı Information Technology
disklere bölüştürme Information Technology
disk birimi Information Technology
disk birimi Information Technology
dolu kasnak
dolu tekerlek
boyun fıtığı Noun, Diseases
disket Information Technology
disket sürücü Information Technology
sabit disk sürücüsü Noun, Information Technology
diskli kavrama
optik disk tablası Information Technology
Bu disk hasarlı Information Technology
  1. disc
  2. discus
  3. Noun, Transport brake disk
clutch plate with lining
clutch disk
brake disc
cardan disc
clutch plate
coupling disc
disc clutch
accretion disc Noun, Astronomy
double-density disk Information Technology
hard disk Noun, Information Technology
floppy disk
magnetic disc
magnetic disk
optical disk Information Technology
fixed disk Information Technology
hard disk Noun, Information Technology
hard disk (HD) Noun, Hardware
diskette
prosthetic disc Noun, Medicine
compact disc Information Technology
disk space Information Technology
discus throw Noun, Sports
disk volume Information Technology
disk unit Information Technology
disk array Information Technology
disk full Information Technology
disk brakes Noun, Transport
disk error Noun, Information Technology
disk mirroring, DASD mirroring Information Technology
disk operating system Information Technology
hard card Information Technology
slipped disk Noun, Medicine
prosthetic disc Noun, Medicine
disk drive Information Technology
This disk is damaged Information Technology
disk pack Information Technology
juke box Information Technology
optical disk platter Information Technology
hard disk drive Noun, Information Technology
Confederation of Progressive Trade Unions of Turkey Proper Name, Organizations

Turkish Dictionary (Kubbealti Turkish Dictionary)

  1. Eskiçağ’da olimpiyat oyunlarında ve bugün atletizm ... şişkince ağır spor âleti