(a) iyi intiba/tesir bırakmamak, rağbet/itibar görmemek, geçmemek. This kind of production will cut
no ice on the international market. (b) cut no ice (with someone): (bir kimseye) söz geçirememek, üzerinde nüfuzu/etkisi olmamak, hiç tesir etmemek, sökmemek. A man's money or importance never cuts any ice with him.
English-Turkish translations from the Atalay Dictionary, First Edition