adımlarını eve yöneltmek
Verb
bir noktayı kuşkuya yer bırakmayacak şekilde anlatmak
Verb
memleketteki iç siyasal durumu düzeltmek
Verb
kır kesiminde yerleşmek
Verb
mümkün olduğu kadar çabuk eve dönmek
Verb
bir ipotek borcunu ödememek
Verb
Mobilyaların ve ev döşemelerinin onarımı (NACE kodu: 95.24)
Noun, Trades-Professions
Evde kullanılan cihazlar ile ev ve bahçe gereçlerinin onarımı (NACE kodu: 95.22)
Noun, Trades-Professions
kendi evini yeniden görmek
Verb
alışverişini evin çevresinde yapmak
Verb
evinin yolunu tutmak
Verb
zengin iken, parası pulu varken.
acı şekilde idrak etmek
Verb
yerel idarenin çocuk bakımevi
birinin farkına vardırmak
Verb
uçağın ilk kalktığı memleketine doğru uçuşu
bir-iki çocuk için yetimler yurdu
kalıcı ev olarak bir yere yerleştirilmiş büyük karavan
halka açık büyük malikâne
bağışlarla işletilen gençlik yurdu
kablolu televizyon sistemine bağlanmış ev
memleket içinde üstlenmiş ordu
memleket içinde üslenmiş ordu
ev otomasyonu
Noun, Construction
ev bankacılığı (müşterinin evinden ayrılmasına gerek kalmadan telefon ve benzeri araçlar aracılığıyla verilen banka hizmetleri
Noun
(US) oturduğu evin sahibi
evde kullanılan küçük bilgisayar
(Br) yerli menkul değerler
Noun
(Br) borsada belediye hisseleri
Noun
ana dizin
Information Technology
oturduğu konutun kendisine ait olduğu kimse
konut finansmanı
Noun, Banking
memleket karasularındaki filo
(Br) memleket karasularındaki donanma
memleket içinde üstlenmiş kuvvetler
Noun
home away from home Brit. is. kendi evi gibi (rahat, canayakın) yer.
It's a home from home from home from home: Burası insanın kendi evi sayılır.
evde çalışan kadın yardımcı
(bomba) hedefine doğru düşmek
Verb
aile yaşamının zevkleri
Noun
iç saha forması
Noun, Sports
konut kredisi
Noun, Banking
bir örgütün genel merkezinin bulunduğu ülke ya da çoğrafi bölge
oturduğu evin sahibi olma
şartlı tahliye edilen bir hükümlünün
el ya da ayak bileğine bağlanan elektronik sinyal veren bir şerit ile bulunduğu yerin saptanmasına dayalı şartlı tahliye sistemi
ev telefonu
Noun, Telecommunications
askerlik çağı dışında kalanlar
Noun
memleket içi satışlar
Noun
birini bir yurda yerleştirmek
Verb
yerli menkul değerler
Noun
yerel radyo ya da televizyon istasyonu
evsahibi takım
Noun, Sports
ev sahibi takım
Noun, Sports
ev telefonu
Noun, Telecommunications
(Br) memleket içi kullanım