kimlik eksenli
Adjective, Sociology
üst kimlik
Noun, Sociology
birinin kimliğini ispat etmek
Verb
kimliğini kanıtlamak
Verb
alt kimlik
Noun, Sociology
hesapların birbirini tutması
yapışkan kimlik
Noun, Psychoanalysis
kimlik teşhisinde yanılma yüzünden tutuklanmak
Verb
kurumsal kimlik
Noun, Management
etnik kimlik
Noun, Anthropology
cinsel kimlik
Noun, Psychology
birini başkası sanmak
Verb
milli benlik
Noun, Sociology
kimliğini ispat şartıyla birine bir meblağ vermek
Verb
kimliğin saptanması üzerine ödenebilir
kimlik ispatı üzerine ödenir
kimliğin ispatı üzerine ödenebilir
kimlik belgesinin sunulması
kimliğini belgelemek
Verb
kimlik belgesi/cüzdanı, nüfus cüzdanı.
(ergenlik çağındaki) benliğini bulma bunalımı, şahsiyet buhranı.
kimlik bunalımı
Noun, Sociology
kimlik diski: üzerinde askerlerin kimliği yazılı madalyon.
üzerinde askerin kimliği yazılı madalyon
özdeşlik öğesi: bir kümenin herhangi bir öğesi ile işleme tabi tutulduğunda onu değiştirmeyen öğe. (Toplama
işlemi için 0, çarpma/bölme işlemi için 1 sayısı özdeşlik öğesidir.).
özdeşlik izdeşimi/gönderimi.
dava nedenlerinin aynı olması
dava nedenlerinin aynı olması
siyasal fikirlerin ayrılığı
tarafların aynı şahıslar olması
(sigorta) konunun aynılığı
kimlikçi politika
Noun, Politics-Intl. Relations
kimlik hırsızlığı
Noun, Criminal Law
birinin kimliğini saptamak
Verb
nüfus cüzdanı
Noun, Public Administration