risk

  1. Noun tehlike, dokunca, şans, baht.
    at risk: tehlikede.
    The disease is spreading and all children
    under 5 are at risk.
    at the risk of: … pahasına, -yi göze alarak.
    He saved my life at the risk of losing his own: Kendi hayatını kaybetmeyi göze alarak beni kurtardı.
    run/take risks/a risk: tehlikeye atılmak, tehlikeyi/zararı göze almak.
    You are running a big risk in trusting him.
  2. Noun (sigorta) (a) risk, riziko, kayıp/hasar/zarar olanağı.
    at your risk: zarar ve ziyan size ait (olmak
    üzere), zarar ve tehlikenin sorumluluğu size ait. (b) bu olanağın mertebesi, (c) sigorta şirketinin kaybedebileceği miktar, (d) (riziko arzeden) sigortalı, sigorta edilen kimse/şey, (e) sigorta şirketinin yükümlülüğü.
    take risk on a cargo.
  3. tehlikeye atmak/maruz bırakmak, tehlikeyi/ölümü/zararı göze almak.
    to risk one's life to save another.
  4. bahta bırakmak, cesaret edip girişmek, cür'et etmek, tehlikeli/sonu şüpheli işe atılmak.
riski kendine ait olmak üzere
riski kendine ait (olmak üzere
kendi hayatı pahasına
riski kendine ait olmak üzere taşımak Verb
bir şeyin riskini üstlenmek Verb
bir şeyin riskinıüstlenmek Verb
Risk ve hasar değerlemesi (NACE kodu: 66.21) Noun, Trades-Professions
ölüm tehlikesi Noun
ölüm riski Noun
enfeksiyon riski Noun, Medicine
servetini tehlikeye atmak Verb
sağlığını tehlikeye atmak Verb
sağlığı tehlikeye düşürmek Verb
hayatını tehlikeye atmak Verb
biri için hayatıni tehlikeye atmak Verb
hayatını tehlikeye koymak, kendini ateşe atmak, kelleyi koltuğa almak.
hayatını tehlikeye atmak Verb
itibarını tehlikeye atmak Verb
itibarını tehlike atmak Verb
kabul edilebilecek risk
kötü risk
şüpheli risk
ticari risk
iş rizikosu Noun
hesaplanmış risk
doğal afet tehlikesi
emtia riski Noun, Accounting
karşı taraf riski Banking
teslimat riski
zarar rizikosu Noun
elektriksel risk
tehlikeyi bertaraf etmek Verb
kur riski Noun, Banking
kur riski Noun, Banking
mali risk
yangın riski
tam risk
facia riski
henüz ödenmemiş faturaları toplamı tesisin saptadığı sınıra yaklaşan
direkt risk
enflasyon riski
likidite riski Noun, Banking
yükleme riski
deniz rizikosu Noun
piyasa riski Noun, Banking
borsa işlemlerinde böyle bir durum piyasa riskine bir örnek teşkil eder
meslek riski
işletme rizikosu Noun
adi risk
toplam risk
kendi riski
önceden görülebilecek risk
aşikâr risk
kişisel risk
büyük risk
sistematik risk
işlem riski
nakliyat rizikosu Noun
yazım riski Noun
firma riski
bilinmeyen risk
yük boşaltma riski
savaş riski
risk analizi
birbirleriyle yakın ilişkiler içinde bulunan şirketler arasındaki menkul kıymetler ticareti
riziko değerlendirmesi
riskli aktif değerler Noun
rizikonun üstlenilmesi
risk denetimi
riskten kaçınma
tehlikeyi bertaraf etmek için alınan önlemler
risk hamili
yenilgiyi göze almak Verb
riski sınırlama
risk yönetimi
riziko primi
  1. Noun, Economics risk
  2. adventure
  3. jeopardy
  4. venture
  5. Noun insecurity
  6. hazard
buyer's risk
risk of transmission Noun, Virology
risk of transmission Noun, Virology
risk of collision
marine risk
storage risk
exchange rate risk Noun, Banking
foreign exchange risk
risk of shoplifting
commodity risk Noun, Accounting
risk of infection Noun, Medicine
risk of inflation
inflation risk
fundamental risk
interest rate risk Noun, Banking
interest rate risk Noun, Banking
unique risk
price risk
entrepreneurial risk
entrepreneurial business venture
security risk
safety hazard
risk of error
aviation risk
life contingency Insurance
calculable risk Noun, Management
incalculable risk Noun, Management
theft risk
business risk
trade hazard
transaction risk
land risk Insurance
counterparty risk Banking
counterparty default risk Noun, Banking
own risk
tenant's risk
tenant's risk
risk of breakage
credit risk Noun, Banking
price risk
currency risk Noun, Banking
exchange-rate risk Noun, Banking
exchange risk Noun, Banking
liquidity risk Noun, Banking
harbo u r risk
property risk
credit risk exposure Noun, Banking
occupational risk
risk of occupation
accounting risk
contractor's risk
peril of transportation
risk of death
risk of death Noun
market risk Noun, Banking
systematic risk
risk of competition
Risk and damage evaluation (NACE code: K66.2.1) Noun, Trades-Professions
industrial hazard
industrial hazard
war risk
risk of navigation
risk of liability
merchandising risk
risk of collection Noun, Management
transport risk
risk of conveyance
carrier's risk
recommender's risk Noun, Banking
default risk Noun, Banking
default risk Noun, Banking
risk of default Noun, Banking
delivery risk
transfer risk
consumer's risk
sovereign risk
risk of production
mezzanine us
risk of fire
fire risk
fire insurance risk
investment risk
risk of investment
underwriting risk Noun
concentration risk Noun
unloading risk
loading risk
risk of loss
abnormal risk
aggravated risk
obvious risk
personal risk
surrounding risk
ordinary risk
(fire insurance) special hazard
covered risk
systematic risk
uncovered risk
commercial risk
aggregate exposure
increase in the risk
risk appraisal
venture capital
risk capital
risk concentration Noun, Banking
risk management

Turkish Dictionary (Kubbealti Turkish Dictionary)

  1. Zarara uğrama ihtimâli, riziko