safe

  1. güvenceli, emniyette, emin ellerde, selamette, salim.
  2. tehlikeden uzak, kurtulmuş, selamete çıkmış.
  3. emin, sağlam, güvenilir.
    a safe guide.
  4. tehlikesiz. a
    safe place.
  5. emniyetli, mahfuz, korkusuz.
  6. sıkı muhafaza altında, zarar yapması önlenmiş.
    a criminal safe in jail.
  7. safe-deposit box ile ayni anlama gelir. bankada (kiralık) çelik kasa, çelik dolap/kasa.
  8. tel dolap, depo, muhafaza yeri.
    a meat safe: et dolabı/deposu.
  9. condom. 10
    safe and sound: sağ ve salim, sapasağlam.
    to arrive safe and sound: sağ salim gelmek.
parlamentoda yerini alacağından kesinlikle emin olmak Verb
parasını güvenli hisse senetlerine yatırmak Verb
parasını güvenli hisse senet dilerine yatırmak Verb
mücevherlerini kasaya koymak Verb
(Br) mücevherlerini kasaya muhafaza için emaneten bırakmak Verb
mücevherlerini kasaya kapatmak Verb
mücevherlerini kasaya muhafaza için emanet en bırakmak Verb
kasayı açmak Verb
emin olmak Verb
işi sağlama bağlamak Verb
bir kasayı kırarak açmak Verb
hırsızın açamayacağı kasa
çelik kasa
demir kasa
sağlam kazığa bağlamak Verb
(hırsız) kasayı açmak Verb
arızalara karşı otomatik olarak devreye giren ve güvenliği sağlayan mekanizma
yanmaz çelik dosya dolabı
yanmaz çelik kasa
bir kasanın kiralanması
bir kasayı kirayla tutan
(Br) evde özel kasa
buzdolabı
bir şeyi emniyetle korumak Verb
tel dolap. Noun
gece kullanılan banka kasası
tedbirli davranmak, tehlikeden kaçınmak.
bir kasa kiralamak Verb
kasa kiralayan kimse
kazasız belasız
salimen
sağ salim
sağ salim varış
sağlam senet
kasa hırsızı
kasa yapımcısı
sağlam iş
kasa açıcısı
kasa açan hırsız
saklama
emanet
kasa hesabı
(Br) kasa servisi işi
(Br) çoğu ticari bankanın müşterilerine sunduğu kasa servisi
(Br) kasa muhafaza ücreti
kasa muhafaza sözleşmesi
kasa muhafaza dairesi
(Br) kasa dairesi
(Br) emanet ücreti
(Br) kasaya emanet için verilen eşya
(Br) kasada muhafaza edilen eşya
menkul kıymetlerin emaneten muhafazası
menkul değerlerin emaneten muhafazası
hisse senetlerinin emaneten muhafazası
(Br) hisselerin emaneten muhafazası
(Br) kasa alındısı
hazine
emanet kasası
yangına ve hırsıza karşı emniyetli kasa
kiralık kasa (içine menkul kıymetler , mücevherat , vb konulan ve kilit altında bölümlerde saklanan metal kutu
kiralık banka kasası
kiralık kasa Noun, Banking
küçük kasa sigortası Noun
emanet işleri ile uğraşan ve kiralık kasaları bulunan şirket
(banka , US) kiralık küçük kasa olanakları Noun
küçük kasa kirası
kiralık küçük kasa sigortası Noun
kiralık küçük kasa kirası
bankanın kendi kasa dairesinde müşterilerin kullanımı için ayrılmış bölüm
(US) bankanın kiralık küçük kasalarının bulunduğu mahzen
geri dönüşümsüz atıkların güvenli bertaraf edilmesi
geri kazanımsız atıkların güvenli bertaraf edilmesi
güvenilir şoför
güvenilir tahmin
tedbirli bir tahmin
kasa kiralama
haber alma ajanları ya da gizli polis tarafından kullanılan gizli ev ya da yapı
hücre evi Noun
güvenli barınma yeri Noun, Criminal Law
akıllı yatırım
emin yatırım
kasa hırsızı
emniyet hız limiti
emniyetli yükleme yeri
emniyet kilidi
emin ulaşma yolu
kazasız belasız otomobil yolculuğu
rahat gemi yolculuğu
emin yer
risksiz politika
emin liman
güvenli ürün
kapalı demiryolu
cinsel ilişkide hastalıklara karşı önlem alınması
güvenilir devlet adamı
işletilmesi güvenli
güvenilir girişim
güvenli işyeri
elde bir.
emanete bırakılmış eşya
son derece güvenli
(Br) menkul değerleri idare etmek Verb
iyi korunmakta olmak Verb
(sır saklama bakımından) güvenilir olmak Verb
sonuçtan emin olmak, ihtiyatlı davranmak, (ne olur ne olmaz diyerek) bütün olasılıkları gözönüne almak.
tanınmadan kalmak Verb
limana sağ salim girmek Verb
birinin 400 dolarlık kredi verebilecek kadar itibarı olduğunu düşünmek Verb
eşyaları emanete vermek Verb
menkul değerleri muhafaza edilmek üzere emaneten bırakmak Verb
(Br) US emaneten saklanmak üzere menkul değerleri bırakmak Verb
menkul değerleri emanete vermek Verb
kıymetli eşyalarını emanete bırakmak Verb
saklansın diye kıymetli eşyalarını müdüre emanet etmek Verb
bozulmaz cihaz
emin kaynaktan
emin bir kaynaktan
emanette tutmak Verb
firmalarda hisseleri olmak Verb
emanette hisse senetleri olmak Verb
otel kasası
emin ellerde Adjective
gelir vergisi tedbirleri Noun
(sigorta) kasa klozu
kasa klozu
emanette tutmak Verb
nezaret altında tutmak Verb
yol tezkeresi
adi emanet hesabı
açık emanet hesabı
(Br) menkul değerleri muhafaza için vermek Verb
hisseleri emanete vermek Verb
bir şeyi sağlam kazığa bağlamak Verb
değerli eşya için kasa sağlamak Verb
güvenilir bir yere koymak Verb
küçük kasa kiralamak Verb
malların yerine sağlam varması şartıyla
elde mevcut meblağ
emin olmak için
emaneten saklanacak kıymetli şeyler Noun