three

English-Turkish Translation

  1. Noun, Sports üç numara
  2. üç.
    three by three: üçer üçer.
    to enter three by three /in threes/by threes: üçer üçer
    girmek.
    three times as great: üçkatı, üç misli.
  3. üç rakamı: 3 veya III.
  4. üçlü grup/topluluk.
English-Turkish translations from the Atalay Dictionary, First Edition

English Turkish Phrases

be still three miles short of one's destination
varacağı yere daha üç mil olmak Verb
carry three
elde var üç
committee of three
üç kişiden oluşan kurul
died of cancer aged seventy three
yetmiş üç yaşında kanserden öldü
in the ration of one to three
bire üç orannında
issue a bill in a set of three
bir senedi üç takım halinde hazırlamak Verb
rank among the top three
ilk üçe girmek Verb
rank in the top three
ilk üçe girmek Verb
strike three
(beyzbol) başarısızlık, üç defa vuramayış.
three bank machine
üç sıralı daktilo
three bottle man
ayyaş bekri
three course meal
üç kap yemek
three digit inflation rate
üç rakamlı enflasyon oranı
three doors away
üç ev ötede
three hour journey
üç saatlik yolculuk
three hours journey
üç saatlik yolculuk
three in the key
üç saniye kuralı Noun, Sports
three lane
üç şeritli yol
three meal course
üç kap yemek
three month s'draft
üç ay vadeli senet
three month s'money
üç aylık para
three month's draft
üç ay vadeli poliçe
three months'acceptance
üç aylık bono
three months'draft
üç ay vadeli senet
three months'gaol
üç ay hapis
three months'money
üç aylık para
three per cents
(borsa) yüzde üç getiren menkul kıymetler Noun
three phase current
trifaze akım
three piece
üç parçalı
three point turn
üç harekette bir aracı aksi yöne döndürüş
three R's
öğretimin üç temeli: okuma, yazma, hesap (=
reading,
'riting,
'rithmetic). Noun
three seconds rule
üç saniye kuralı Noun, Sports
three sheets in the wind
körkütük/zilzurna sarhoş, fitil gibi.
three sheets to the wind
körkütük/zilzurna sarhoş, fitil gibi.
three stage rocket
üç aşamalı roket
three storey house
üç katlı ev
three story house
üç katlı ev
three times
üç defa
three tours a day
günde üç nöbet
three vacancies in apartment house
apartmanda üç boş daire
three weeks holiday
üç haftalık tatil
(stock-exchange) to gain three points
üç puan kazanmak Verb
a three days'grace (for payment of a bill)
bir senedin vadesini üç gün erteleme
adjourn a case for three days
duruşmayı üç gün sonraya ertelemek Verb
adjournment of three days
üç günlük erteleme
after a lapse of three months
üç ay geçtikten sonra
at a prompt of three months
üç aylık vade ile
at three months'credit
üç aylık kredi
be composed of three parts
üç bölümden oluşmak Verb
be delivered at three days notice
üç gün önceden ihbarla teslim edilmek Verb
be good for three months
üç ay için geçerli olmak Verb
be in three months in arrear
üç ay gecikmiş olmak Verb
be kept three months in prison awaiting trial
üç aydır hapiste duruşma için beklemek Verb
be off three points
üç puan düşmüş olmak Verb
be off three points
(borsa) üç puan düşmüş olmak Verb
be off three points
(borsa) üç puan inmiş olmak Verb
be sentenced to three years imprisonment
üç yıl hapse mahkûm olmak Verb
be three miles distant from the station
istasyondan üç mil uzakta olmak Verb
between three and five people
üç ila beş kişi
bill of lading drawn in three copies
üç suret olarak hazırlanmış yük senedi
decrease by three orders of magnitude
binde birine düşmek Verb, Mathematics
denounce a trade pact with three months notice
üç ay önceden ihbarda bulunarak bir ticaret anlaşmasını feshetmek Verb
divide into three parts
üç parçaya bölmek Verb
do the work of three men (three men's)
üç kişinin işini yapmak Verb
engage for three years
üç yıl için işe almak Verb
gain three minutes a day
günde üç dakika almak Verb
gain three points
(borsa) üç puan kazanmak Verb
go with only three stops
(tren) yolda sadece üç istasyonda durarak gitmek Verb
have a furlough every three years
üç yılda bir izne çıkmak Verb
have three piece of luggage
üç parça bagajı olmak Verb
have three pieces of luggage
üç parça bagajı olmak Verb
have three sheets in the wind
körkütük sarhoş olmak Verb
he came about three o'clock
üç sularında geldi
he eats three meals a day
günde üç öğün yemek
increase by three orders of magnitude
bin kat artmak Verb, Mathematics
live three floors up
üç kat yukarıda oturmak Verb
make an appointment with someone for three o'clock
birinden saat 3 için randevu almak Verb
make in three styles
üç nüsha olarak hazırlamak Verb
make three carbon copies of a letter
bir mektubu üç kopya olarak yazmak Verb
maturity three months after date of issue
ihraç tarihinden üç ay sonra vadesi gelecek
number with three digits
üç haneli bir sayı
occupy three hours
üç saatini almak Verb
on application of three members
üç üyenin başvurusu üzerine
On the count of three. One, two, three!
Üçe kadar sayıyorum. Bir, iki, üç!
owe for three months rent
üç aylık kira borcu olmak Verb
owe for three months'rent
üç aylık kira borçlu olmak Verb
owe three months'rent
üç aylık kira borcu olmak Verb
own three months'rent
üç aylık kira borcu olmak Verb
pay three month's rent in advance
üç aylık kirayı peşin ödemek Verb
period of three months
üç aylık dönem
prorate the sale over a three year period
satışın gelirini üç yıllık bir süreye eşit olarak dağıtmak Verb
put in for three days holiday
üç günlük izin istemek Verb
put in for three days leave
üç gün izin için başvurmak Verb
put in for three days'leave
üç günlük izin talep etmek Verb
put in for three days'leave
üç günlük izin zni talep etmek Verb
rain for the three whole days
üç gün durmadan yağmur yağmak Verb
split something three ways
birşeyi üçe bölmek Verb
split something three ways
birşeyi üç kişi arasında paylaştırmak Verb
the contract has three more years to run
kontratın bitmesine daha üç yıl var
the second child in a family which has three children
ortanca
the three estates of the realm
(Br) İngiltere'de üç siyasi sınıf (asiller , rahipler ve halk
the three R's
eğitimin 3 temel unsuru: Reading, Writing and Arithmetic (Okuma, Yazma ve Hesap).
the views of the three experts are concurrent
üç uzman da aynı fikirde
this meat will keep up to three days in the fridge
bu et buzdolabında üç gün bozulmadan durur
Two's company, three's a crowd
İki kişi eğlenir, üçüncüsü cansıkar.
valid for three months
üç ay için geçerli
The Three Little Pigs
Üç Küçük Domuzcuk Proper Name, Language-Literature
English-Turkish phrases from Zargan's own database