yetkisi içinde hareket etmek
Verb
yetkili merciler
Noun, Law
yetkisini iade etmek
Verb
birinin yetkisini almak
Verb
reşit olmayan bir çocuğun ana babasının otoritesinden kurtulması
Belirli Bir Bölgeye Ait Topluluklar Veya Hükümetler Arasında Sınır Ötesi İşbirliğine Dair Taslak Avrupa Sözleşmesi
Noun, International Law
yetkisini aşmak
Verb, Law
birinin otoritesine müdahale etmek
Verb
kanun uygulama birimleri, kolluk, kolluk kuvvetleri
Noun, Law
otoritesini hissettirmek
Verb
yetkisini kötüye kullanmak
Verb
kendi yetkisine dayanarak
Kişisel Verileri Koruma Kurulu (KVKK)
Noun, Organizations
birini otorite olarak göstermek
Verb
otoritesini yeniden ele geçirmek
Verb
düzenleyici ve denetleyici kurumlar
Noun, Law
otoritesini zorlamak
Verb
kişinin kendi yetki sınırları dışına çıkması
kişinin kendi yetki sınırları içinde hareket etmesi
tam yetki
Information Technology
üçüncü şahısların normal dikkat sarf ederek kabul etmekte haklı oldukları temsil yetkisi
Noun, Law
temsil olunan kişinin temsilcisinin kullanmasına izin verdiği yetki
Noun, Law
atama yetkisi
Noun, Public Administration
belli bir bölgedeki hükümeti temsil eden makam
sigortacı namına riziko kabul etmesi için sigortacının acentesine verdiği yetki
bütçe hakkı
Noun, Politics-Intl. Relations
karizmatik otorite
Noun, Sociology
kolay kolay para ödemeyen makam
sarih olarak verilen salahiyet
açık olarak verilen yetki
resmi merci
Noun, Public Administration
kamu kurumu
Noun, Public Administration
devlet kurumu
Noun, Public Administration
soruşturma mercii
Noun, Economics
(Br) seçimle görevlendirilen mahalli idare teşkilatı ve bu teşkilatta ücretle çalışanlar
her an iptal edilebilecek vekâletname
harcama yetkisine haiz olan hükümet dairesinin yasal yetkisi
işgal kuvvetleri otoritesi
işgal kuvvetleri otoritei
ana babanın küçük çocuklarının kişiliğine ve mallarına hükmetme hakları
Noun
babanın çocukları üzerindeki velayet hakkı
yetki kapsamını genişletmek
Verb
devlet kurumu
Noun, Public Administration
kamu kurumu
Noun, Public Administration
(Br) belediye vergi dairesi
bir otoriteyi tanımamak
Verb
usulüne uygun olarak hazırlanmış vekâletname
haklı olarak sahip olunan yetki
ikinci derecedeki hükümet memurları
Noun
vergi yasalarının yürütülmesinden sorumlu kamu kuruluşu
iktidarı zorla ele geçirmek
Verb
başkası namına kullanılan yetki
vekâleten kullanılan yetki
bir hükümet dairesinin veya gelir getirici bir kanun girişimini yönetmek üzere kurulmuş bir şirketin
geliriyle ihraç edilen ve ödenen tahvil