wardrobe

  1. Noun giysiler, giyecekler, bir kimsenin tüm elbiseleri.
  2. Noun elbise dolabı, gardrop.
  3. Noun vestiyer.
  4. Noun sarayın giyim işlerini yöneten dairesi.
  5. Noun, Theatre giysilik, giysiler.
  6. Noun mevsim modası.
    the spring wardrobe.
  7. Noun

    wardrobe trunk
    : elbise sandığı.
gardrobunu tamamlamak Verb
gömme giysi dolabı
ankastre giysi dolabı Noun, Construction
yazlıklar
Narnia Günlükleri: Aslan, Cadı ve Dolap Noun, Cinema
kışlıklar
yüklük
(yatak koymak için) yük
hırdavatçı
giysi tüccarı
frikik vermek Noun
frikik vermek Noun