formality

  1. Noun resmîlik, resmiyet, geleneklere/kurallara/törelere/tüzelere sıkı sıkıya bağlılık,
    Visitors at the
    court of a king are received with formality.
  2. Noun biçimcilik, şekilcilik.
  3. Noun merasim(perverlik).
  4. Noun yöntem, usul, âdet.
    as a mere formality: âdet yerini bulsun diye.
  5. Noun formalite: yasalara/yönetmeliklere göre yapılan (resmî) işlem(ler).
    There are a few formalities to
    be gone through before you enter a foreign country.
  6. Noun kırtasiyecilik, sırf âdet yerini bulsun diye yapılan çok defa lüzumsuz/uzun/anlamsız işler.
Patent Başvurusu İçin Yerine Getirilmesi Gereken İşlemlere Dair Avrupa Sözleşmesi Noun, International Law
formaliteden ibaret
alelusul
âdet yerini bulsun diye
formalite meraklısı olmak Verb
boş formalite
tekellüf
formalite gereği
kanuni formalite
birini soğuk karşılamak Verb
hiçbir işleme gerek kalmaksızın Adverb