alt batın ultrasonu
Noun, Medicine
alt abdomen ultrasonu
Noun, Medicine
alt batın ultrasonografisi
Noun, Medicine
alt abdomen ultrasonografisi
Noun, Medicine
alt batın ultrasonu
Noun, Medicine
alt abdomen ultrasonu
Noun, Medicine
alt batın ultrasonografisi
Noun, Medicine
alt abdomen ultrasonografisi
Noun, Medicine
alt ekstremite kırığı
Noun, Medicine
ayak ve bacak kırığı
Noun, Medicine
sol alt kadran
Noun, Anatomy
sol alt bölge
Noun, Anatomy
sağ alt kadran
Noun, Anatomy
sağ alt bölge
Noun, Anatomy
üst abdomen
Noun, Anatomy
(US) Alaska'nın dışında kara ABD'nin 48 eyaleti
alt abdomen
Noun, Anatomy
alt batın ultrasonu
Noun, Medicine
alt abdomen ultrasonu
Noun, Medicine
alt batın ultrasonografisi
Noun, Medicine
alt abdomen ultrasonografisi
Noun, Medicine
alt batın ultrasonu
Noun, Medicine
alt abdomen ultrasonu
Noun, Medicine
alt batın ultrasonografisi
Noun, Medicine
alt abdomen ultrasonografisi
Noun, Medicine
gözdemiri
Maritime Traffic
günberi, yerberi.
apsis ile ayni anlama gelir.
Noun
(Br) bir okulun alt sınıflarında okuyan çocuk
Quebec (eski adı) (1791-1841).
Noun
halk meclisi, avam kamarası.
Noun
alt tabaka, avam/işçi sınıfı/tabakası.
The lower classes are always with us.
Noun
bidayet mahkemesi, alt mahkeme.
Noun
metnin aslını araştıran eleştiri (özellikle İncilin asıl metnini araştıran).
textual criticism ile ayni anlama gelir.
Noun
ikinci güverte, tavlun.
Noun
erler ve erbaşlar.
Noun, Maritime Traffic
alt kademe yöneticileri
Noun
(insanın) bacaklar(ı).
upper extremities: kollar.
parlamentonun alt kanadı
Noun, Politics-Intl. Relations
ana direk
Maritime Traffic
pazar veya maliyet değerinden düşük olanıyla stokları değerleme
Palatinate ile ayni anlama gelir. (Almanca PFalz): Palatin eyaleti, Almaynaya Ren nehri kıyısında bir eyalet.
birini düş kırıklığına uğratmak
Verb
bir okulun hazırlık kısmı
alt ikincil öğretim (Kaynak:
CEDEFOP)
Noun, Education-Training
(Br) banka iskonto haddini düşürmek
Verb
menetmek, yasaklamak, cezalandırmak, sert/şiddetli davranmak, müsamaha etmemek.
The police lowered the boom on open gambling: Polis, açıkta kumar oynamayı yasakladı.
paranın değerini düşürmek
Verb
iskonto haddini düşürmek
Verb
iskonto haddini indirmek
Verb
altını kısın ve ağır ateşte ağır ağır kaynamaya bırakın
mal fiyatlarını indirmek
Verb
malların fiyatını indirmek
Verb
sikke miyarını düşürmek
Verb
yeryüzü, dünya, arz.
Noun
ahiret, ölüler dünyası, cehennem.
Noun
teslim olmak üzere bayrağı aşağı indirmek.
ispat kolaylığı sağlamak
Noun, Law
daha düşük mevkide çalıştırılmak
Verb
alt kademelerde olmak
Verb
bir vergiyi daha düşük oranda uygulamak
Verb
vergiyi daha düşük oranda uygulamak
Verb
vergileri indirmek için mücadele etmek
Verb
daha düşük vergi için mücadele etmek
Verb
vergi için mücadele etmek
Verb
bir alt mahkemenin kararıni bozmak
Verb
bir alt mahkemenin kararını bozmak
Verb
aşağı derecedeki bir mahkemenin kararını bozmak
Verb
daha düşük bir fiyat teklif etmek
Verb
davanın aşağı derecedeki bir mahkemeye geri gönderilmesi
alt derecedeki bir mahkemenin kararına bakmayı reddetmek
Verb
daha aşağı düzeydeki bir mahkemeye havale etmek
Verb
alt derecedeki bir mahkemenin kararını bozmak
Verb
bir davayı yeniden gözden geçirilmek üzere alt derecedeki bir mahkemeye geri göndermek
Verb