connection

English-Turkish Translation

  1. Noun irtibat
  2. bağlama
  3. Noun bağ, bağlantı, bağla(n)ma, bağlılık, rabıta.
    the connection of the house pipes to the water supply.
  4. Noun ilişki, ilgi, irtibat, münasebet.
    the connection between crime and poverty.
    a bad telephone
    connection: fena bir telefon irtibatı.
    excellent road and railway connections with the coast.
    business connections: iş/ticaret ilişkileri.
    build up a business connection with a firm: bir firma ile ticarî ilişki kurmak.
    close connections: sıkı ilişkiler.
    cut/break off connections: ilişkileri kesmek.
    keep up connections: ilişkileri sürdürmek.
    This question has no connection with … : Bu sorunun … ile ilgisi yoktur.
  5. Noun (a) aktarma.
    I made a connection at Paris for New York: Pariste New York uçağına aktarma yaptım.

    to miss a connection: aktarma yapacağı taşıtı kaçırmak. (b)
    gen.
    connections: (taşıt araçlarının tarifelerinde) irtibat, bağlantı.
    There are connections at Paris for all European capitals.
  6. Noun (toplumsal/meslekî/ticarî vb.) ilişki, müşteri.
    This grocer has a very good connection: Bu bakkalın çok müşterisi vardır.
  7. Noun
    connections: aile bağı, kan bağı.
    There is family connection between them: Birbiriyle akrabadırlar/aralarında
    aile bağı vardır.
    family connections: akrabalar.
    connection by marriage: hısımlık, dünürlük.
  8. Noun tanıdık/ahbap muhiti, ahbaplık, şahsî nüfuz ve iltimas sağlayan ilişki.
    to form a connection with
    someone: birisiyle ahbaplık kurmak.
    to have important connections: önemli tanıdıkları olmak.
  9. Noun haberleşme/muhabere irtibatı.
  10. Noun cinsel ilişki, cinsî münasebet.
English-Turkish translations from the Atalay Dictionary, First Edition

English Turkish Phrases

catch one's connection
aktarmasına yetişmek Verb
make one's connection
(US) (tren) aktarmaya yetişebilmek Verb
miss one's connection
(tren) aktarmaya yetişememek Verb
sever one's connection with sb
biriyle irtibatını kesmek Verb
(train , bus , plane) having a connection
aktarmalı
abreast connection
(elektrik) paralel bağlantı
air connection
hava bağlantısı
break off connection
bağlantıyı koparmak Verb
broken connection
kopuk bağ
build up a new connection
yeni bir bağlantı kurmak Verb
business connection
iş ilişkisi
business connection
iş bağlantısı
cable connection
kablo bağlantısı
cable connection
telgraf bağlantısı
causal connection
nedensel ilişki Noun, Logic
causal connection
illiyet bağı Noun, Logic
causal connection
sebep-sonuç ilişkisi Noun, Logic
causal connection
nedensel ilinti Noun, Logic
compulsory connection
(su ikmali) bağlantı zorunluğu
cross connection
ters bağlantı
dial-up connection
telefon üzerinden Internet bağlantısı
direct connection
direkt bağlantı
discontinue a connection
bir bağlantıyı kesmek Verb
earth connection
toprak bağlantısı
establish telephone connection
telefon bağlantısı kurmak Verb
establishment of a connection
bir irtibat sağlama
fail to get a connection
(telefon) temas kuramamak Verb
fail to get a connection
bağlantı sağlayamamak Verb
financial connection
parasal bağlantı
get a connection
telefon bağlantısı kurmak Verb
get a telephone connection
telefon bağlantısı kurmak Verb
ground connection
toprak hattı bağlantısı
have connection
alakası olmak Verb
hot-water connection
sıcak su bağlantısı
illicit connection
gayri meşru cinsel ilişki
in this connection
bu vesile ile
in this connection
bu cümleden olarak, bu cümleden olmak üzere Adverb
in this/that connection
bu durumda/hususta, bu koşullar altında, bu münasebetle, bu durum karşısında.
in another connection:
başka bir düşünce/münasebet/vesile ile.
in what connection: ne münasebetle, hangi vesile ile, ne sebepten.
In what connection did he mention my name?
lack of any connection
alakasızlık
lack of any connection
ilişkisizlik
long distance telephone connection
şehirlerarası telefon bağlantısı
loose connection
(elektrik) gevşek kontakt
parallel connection
paralel bağlantı
pin connection
mafsal
pipe connection
boru bağlantısı
pipe connection
boru eki
plane connection
uçak aktarması (bağlantısı
plane connection
uçak aktarması , bağlantısı
plane connection
uçak bağlantısı
rail (railway , train) connection
aktarma treni
railway connection
demiryolu bağlantısı
spiritual connection
rabıta Noun, Religion-Faith
telephone connection
telefon bağlantısı
telephonic connection
telefon bağlantısı
teleprinter connection
teleprinter bağlantısı
teletype connection
teleks bağlantısı
telex connection
teleks bağlantısı
The French Connection
Kanunun Kuvveti Proper Name, Cinema
the whole connection
bütün aile
through connection
direkt bağlantı
through connection
aktarmasız tren bağlantısı
train connection
aktarma treni
trunk connection
şehirlerarası telefon bağlantısı
trunk connection
(telefon , Br) şehirlerarası telefon bağlantısı
wide connection
geniş müşterisi olma
widespread connection
geniş tanıdık çevresi
work up a connection
kalabalık bir müşteri çevresi kurmak Verb
wrong connection
yanlış bağlantı
connection by air
hava bağlantısı
connection by marriage
evlilik yoluyla kurulan akrabalık
connection by sea
deniz yoluyla bağlantı
connection by sea
deniz yoluyla bağlantısı
connection diagram
bağlama şeması
connection end
bağlantı ucu
connection gear
bağlama takımı
connection link
irtibat
connection method
bağlama usulü
connection of a new telephone
yeni bir telefon bağlantısı
connection of long standing
eski bir tanıdık
connection of mine
bir tanıdığım
connection plug
fiş
connection shaft
ara mili
connection strap
bağlantı kayışı
connection strap
bağlantı şeridi
connection to the mains
şebeke bağlantısı
connection train
aktarma treni
connection train
aktarmalı tren
connection with the mains
şebeke bağlantısı
enter into connection with sb
biriyle dostluk kurmak Verb
have no further connection with
ilişiği kalmamak Verb
in connection with
ile ilgili olarak
in connection with …
…'e gelince, … ile ilgili olarak, münasebetiyle, dolayısıyla.
In connection with your application
for a job, we are sorry to tell you that …
it doesn't have even the slightest connection with it
yanından bile geçmemiş
open up a business connection with a firm
bir firma ile iş bağlantı sına girmek Verb
open up a business connection with a firm
bir firma ile iş bağlantısına girişmek Verb
run in connection with
aktarma trenine yetişmek Verb
sb who has a connection or affiliation with
mensup
telephone connection (connexion ,)
Br telefon bağlantısı
English-Turkish phrases from Zargan's own database