iş inde çıkmaza girmek
Verb
işinde çıkmaza girmek
Verb
zaafını/zayıf tarafını yakalamak, mahcup duruma düşürmek.
You won't catch him dead working as a waiter:
Utandığı için garsonluk yapmıyor.
yaşayan ölü (iş dünyasında , işe yeni başlamış çok kâr etmeyecek bir şirket
(Br) ölen bir kimsenin hesabındaki bakiye
uzun süre kayıt yapılmamış hesap
uzun süre kayıt yapılamamış hesap
yayın istasyonunun sessizliği
normal işletme koşulları tahtında verimli olmayan aktifler ,(gerektiğinde kullanılan yedek bir makine
veya pahalı bir tesisat , kullanılmadıkları süre
tasfiye olunan şirketlerin kayıt defteri
ölü sermaye (verimli olmayan
ölü sermaye (üretken olmayan bir yatırımda ya da atıl olarak tutulan sermaye
halen güncel olmayan bir konuya ait olduğundan kullanılmaz olan dosya
klasöre geçirilmiş dosyalar
Noun
gemide boş kalan yerler için taşıtanın ödemek zorunda kaldığı navlun
taşıtanın yolculuktan vazgeçmesi durumunda ödeyeceği navlun
taşıtan şahsın taşınmaktan vazgeçmesi halinde sözleşme gereği ödemek zorunda olduğu navlun
işin ölü olduğu saatler
Noun
geçerliğini yitirmiş kanun
ölü ışık (gemi lombozu kapağı
kullanılmadan kalmak
Verb
artık kullanılmayan klişeler
Noun
teslimi meşru şekilde rehin
teslimi meşrut şekilde rehin
maden işlesin işlemesin verilen para
ölü mevsim (her ticaretin kendine özel durgun olduğu süre
maden ve makinelerin işlemedikleri durum
ölü teminat (krediler için iyi bir teminat oluşturmayan sınai mülk
verimsiz üretim araçları
Noun
blind spot ile ayni anlama gelir. salon, stadyum vb.'de görüş ve duyuşun pek fena olduğu yer.
ölü stok (satılması zor , işletme döner sermayesinin herhangi bir bölümünü oluşturmayan , dolayısıyla da kârlı olmayan mallar
işletme döner sermayesinin herhangi bir bölümünü oluşturmayan
dolayısıyla da kâr getirmeyen mallar
işçinin kusuru olmadan kaybedilen zaman