İngilizce - Türkçe Sözlük | İngilizce

uzun vadeli

long-run Adjective

uzun vadeli

long-term Adjective

daha kısa vadeli

shorter-term Adjective

köklü planların yerine kısa vadeli

ad hocracy

kısa vadeli (bilanço) cari borçlar

accomodation

kısa vadeli (bilanço) cari borçlar

current liabilities Noun

kısa vadeli (bilanço) cari borçlar

short-time obligation

kısa vadeli (bilanço) cari borçlar

quick liabilities Noun

kısa vadeli (bilanço) cari borçlar

short-term obligation

kısa vadeli ara yardımı

short-term interim

kısa vadeli bir ipotek

roll over mortgage

kısa vadeli bono

interim bond

kısa vadeli bonolar

short-term bonds Noun

kısa vadeli borç

short-term liability

kısa vadeli borç

short term loan

kısa vadeli borç

short term debt

kısa vadeli borç

short-term obligation

kısa vadeli borç

shorter-term debt

kısa vadeli borç alarak uzun vadeli borç verme

borrowing short to lend long

kısa vadeli borç olarak uzun vadeli borç verme

borrowing short to lend long

kısa vadeli borç senedi

market investment

kısa vadeli borç senedi

short nfrs

kısa vadeli borç senetleri

short term notes Noun

kısa vadeli borç taksidi

short-term debt instalment

kısa vadeli borç taksidi

short-term debt installment

kısa vadeli borçla finanse etmek

to finance with short term money Verb

kısa vadeli borçla finanse etmek

to finance with short-term money Verb

kısa vadeli borçlanma

short-term borrowing Noun, Banking

kısa vadeli borçlanma

short term- borrowing

kısa vadeli borçlar

quick liabilities Noun

kısa vadeli borçlar

short-term liabilities Noun

kısa vadeli borçlar

current liabilities Noun, Accounting

kısa vadeli borçlarda azalma

reduction in current liabilities

kısa vadeli borçları temsil eden bonolar

deficiency bills (bank of england) Noun

kısa vadeli borçların geri ödenmesini yeniden programlamak

to reschedule short-term debts Verb

kısa vadeli borçların uzun vadeli borçlara çevrilmesi

funding

kısa vadeli borçluluk

short-term indebtedness

kısa vadeli borsa spekülasyonu yapmak

(US) to be in and out of the market Verb

kısa vadeli borsa spekülasyonu yapmak

to be in and out of the market Verb

kısa vadeli broker borcu

street loan

kısa vadeli değerli kâğıt

self-liquidating paper

kısa vadeli devlet borcu

unfunded debt

kısa vadeli dış kredi

swing credit

kısa vadeli döviz senedi

(Br) short exchange

kısa vadeli döviz senedi

short exchange

kısa vadeli emtia kredisi

(US) self-liquidating loan

kısa vadeli emtia kredisi

self-liquidating loan

kısa vadeli faiz oranı

short-term interest rate Noun, Banking

kısa vadeli faiz oranı

short term rate of interest

kısa vadeli faiz oranları

short-term interest rates Noun, Banking

kısa vadeli faiz oranlarının uzun vadeli olanların altında seyrettiği verim eğrisi

positively sloping yield curve Noun, Banking

kısa vadeli faizle borç vermek

to lend a short interest Verb

kısa vadeli faizle borç vermek

to lend at short interest Verb

kısa vadeli fesih ihbarı

short-term cancellation

kısa vadeli finansman

short term financing

kısa vadeli finansman

short-term financing

kısa vadeli finansman kaynakları

short-time sources Noun

kısa vadeli fonlar

short term funds Noun

kısa vadeli geri ödenecek borçlar

quick liabilities Noun

kısa vadeli hapis

short term imprisonment

kısa vadeli hapis cezası

short term prison sentence

kısa vadeli hayat sigortası

term insurance Noun

kısa vadeli hayat sigortası

short-term insurance Noun

kısa vadeli hazine bonoları iskonto haddi

tap rate

kısa vadeli hazine bonosu

treasury certificate Noun

kısa vadeli hazine bonosu

treasury bill Noun

kısa vadeli işçi

short-term employee

kısa vadeli işçi

short-term employee employe

kısa vadeli istikraz

short dated loan

kısa vadeli istikraz

short term loan

kısa vadeli istikraz

short loan

kısa vadeli istikraz

short money

kısa vadeli kazançlar

short term gains Noun

kısa vadeli kiralama

short leasing

kısa vadeli kıymetli kâğıtlar

shortmaturing securities Noun

kısa vadeli kıymetli kâğıtlar

short-maturing securities Noun

kısa vadeli kredi

for short credit

kısa vadeli kredi

short (- sighted) (- time) loan

kısa vadeli kredi

short credit

kısa vadeli kredi

temporary loan

kısa vadeli kredi

short-term borrowing

kısa vadeli kredi

financial loan

kısa vadeli kredi

short term credit

kısa vadeli krediler ayarlayan borsa bankeri

money broker

kısa vadeli krediler için bankaya ipotek etme

warehousing

kısa vadeli kur

demand exchange rate

kısa vadeli kur

demand rate

kısa vadeli kur

sight exchange rate

kısa vadeli kur

short rate

kısa vadeli kur

short exchange rate

kısa vadeli kur üzerinden para ödünç vermek

to lend at short interest Verb

kısa vadeli masraflar

short- run costs Noun

kısa vadeli masraflar

short-run costs Noun

kısa vadeli menkul değer piyasası

short end of the market

kısa vadeli menkul kıymetler

short term securities Noun

kısa vadeli menkul kıymetler piyasası

short end of the market

kısa vadeli mevduat

deposits at short notice

kısa vadeli mevduat

deposit at short notice

kısa vadeli mevduat

short-term deposit

kısa vadeli mevduat

short deposits

kısa vadeli mükellefiyet (ipotek

mesne incumbrance

kısa vadeli müşteri kredisi

(US) store credit

kısa vadeli müşteri kredisi

store credit

kısa vadeli niyetler

short term prospects Noun

kısa vadeli ödeme

short payment

kısa vadeli ödünç vermek

to loan on short periods Verb

kısa vadeli ödünçler

short term borrowings Noun

kısa vadeli olarak

on short term

kısa vadeli önlemler

short term measures Noun

kısa vadeli otomobil ve hastane masraflarını karşılama sigortası

short-term automobile and hospitalization policy Noun

kısa vadeli para

money on short notice

kısa vadeli para ile finanse etmek

to finance with short-term money Verb

kısa vadeli para yatırmak

to invest (money , capital) at short notice Verb

kısa vadeli plan

short- range plan

kısa vadeli plan

short-range planning

kısa vadeli poliçe

short bill

kısa vadeli senet

short term bill

kısa vadeli senet

short paper

kısa vadeli senet

bill at short date

kısa vadeli senet

short (sighted) paper

kısa vadeli senet

short dated paper

kısa vadeli senet

commercial paper

kısa vadeli senetleri

switching Noun

kısa vadeli senetlerin piyasa hissesi

the short end of the market

kısa vadeli sermaye kazançları

short term capital gains Noun

kısa vadeli tahvilat

short debentures

kısa vadeli tasarruf hesapları

short term savings accounts Noun

kısa vadeli teslimat

near delivery

kısa vadeli tüketici kredisi

short-term consumer credit

kısa vadeli yabancı kaynaklar

current liabilities Noun, Accounting

kısa vadeli yatırım

current investment

kısa vadeli yatırım

flipping Noun, Banking

kısa vadeli yatırım bölgeleri

short term capital areas Noun

kısa vadeli yatırımlar

short-term investments Noun

kısa vadeli yükümlülük

short term liability

Kısa Vadeli Yükümlülükler

Short-Term Liabilities Noun, Accounting

(bilanço) kısa vadeli cari borçlar

current liabilities Noun

(bilgi işlem) kısa vadeli kiralama

time shared

bankaların yüksek faiz oranı ile kısa vadeli borç almaları

short-funded Noun

bankaların yüksek faiz oranı ile kısa vadeli borç almaları

short- funded Noun

bankanın verdiği kısa vadeli para

commercial loan

borsa bankerlerine bankalar tarafından verilen çok kısa vadeli borçlar

money at call and short notice

borsa simsarına verilen kısa vadeli borç

stock-exchange loan

borsa simsarına verilen kısa vadeli borç

street loan

borsa simsarına verilen kısa vadeli borç

overnight money

Br fiyatı ucuzlatılmış kısa vadeli hazine bonosu satın alma

back-door operation (bank of england)

çok kısa vadeli yatırım olarak

for a turn

hazine garantili kısa vadeli senetler ve mevduat

sterling balance

hazineye kısa vadeli avans

short-term advances to the treasury

hükümetçe çıkarılan kısa vadeli bono

certificate of indebtedness

İngiltere Merkez Bankası'nın kısa vadeli tahvilleri

deficiency bill Noun

kambiyo simsarına kısa vadeli banka kredisi

night money

kırdırılabilen kısa vadeli senet

good trade paper

kırdırılabilir kısa vadeli ticari senet

good trade paper

parasını kısa vadeli yatırmak

to invest at short notice Verb

parasını sadece kısa vadeli kazançlara yatırmak

to invest only in short-term gain Verb

parasını sadece kısa vadeli kazançlara yatırmak

to invest only in short term gain Verb

rehin karşılığı verilen kısa vadeli ticari kredi

self-liquidating loan

simsarca sattırılan kısa vadeli bono

street paper

teminatsız kısa vadeli istikraz

unsecured short term loan

Diğer Kısa Vadeli Yükümlülükler

Other Short-Term Liabilities Noun, Accounting

kısa vadede finanse edilecek uzun vadeli kredi

roll-over credit

kısa vadede ödenen uzun vadeli kredi

roll over credit

kısa vadeli

Turkish-English

Terms/Phrases

Turkish-English Translation

Turkish-English Phrases