konuşurken ipin ucunu kaçırmak
Verb
fikirlerini bir konuşmada somutlaştırmak
Verb
konuşmasında belirtmek
Verb
konuşmasını bitirmek
Verb
konuşmasını bitirmek
Verb
tutkulu bir konuşmada duygularını ifade etmek
Verb
konuşma özürlü olmak
Verb
konuşma sına devam etmek
Verb
konuşmasına devam etmek
Verb
konuşma yeteneğini yeniden kazanmak
Verb
konuşmasını bağlamak
Verb
konuşmasını tamamlamak
Verb
yemek sonrası yapılan konuşma
(US) savunmanın konuşması
bir konuşmayı radyo ile yayınlamak
Verb
konuşmayı radyodan yayınlamak
Verb
teyp bandına kaydedilmiş konuşma
banttan yayınlanan konuşma
söz özgürlüğünün savunucusu
konuşmayı bitirme sözleri
Noun
bir konuşmayı bitirme sözleri
Noun
bir toplantıyı kapatmadan önceki son konuşma
bir konuşmayı bitirmek
Verb
tartışmaya yol açacak konuşma
(Br) savunma sözleri
Noun
bir konuşmayı kısaltmak
Verb
temsil demeci: bir temsilden sonra oyuncu/yönetmen/yazar tarafından kapalı perde önünde seyircilere söylenen söz.
bir konuşmanın sona ermesi
(US) akşam yemeği toplantısı
hazırlanmadan yapılan konuşma
mecazlı konuşma: teşbih, istiare, mecaz, kinaye vb. gibi edebî sanatlara başvurarak dolaylı yollardan
konuyu daha ilginç hale getirme.
Noun
konuşma biçimi
Noun, Language-Literature
konuşmasında bocalamak
Verb
(alaylı) süslü laflar
Noun
bir konuşmayı kaleme almak
Verb
konuşmayı kaleme almak
Verb
bir konuşma hazırlamak
Verb
ifade özgürlüğü
Noun, Rights-Freedoms
birisinin konuşmasını kaleme almak
Verb
birinin konuşmasını kaleme almak
Verb
nefret söylemi
Noun, Politics-Intl. Relations
nefret içerikli söylem
Noun, Law
bir konuşmanın ana başlıkları
Noun
hazırlanmadan yapılan konuşma
(dilbilgisi) dolaylı anlatım
birinin konuşmasını kesmek
Verb
açış nutku, özellikle parti genel kurul toplantılarında genel ilkeleri ve temel konuları sunan nutuk.
yeni milletvekilinin ilk nutku.
resmi konuşma yapmak
Verb
bir konuşma hazırlamak
Verb
maneviyat yükseltici konuşma
maneviyat yükseltici konuşma
hazırlanmadan yapılan konuşma
bir konuşmaya başlamak
Verb
bir sözleşmenin başlangıcı
bir konuşmanın başlangıçı
bir konuşmayı şişirmek
Verb
sözcük türü: sözcüklerin dilbilgisi açısından ayrıldıkları sınıflardan (ad, sıfat, adıl, belirteç, ilgeç,
bağlaç, eylem, ünlem) herbiri:
Noun, verb and adjective are parts of speech.
Noun
konuşma hususiyetleri
Noun
politika ilkelerini açıklayan konuşma
yemekten sonra yapılan konuşma
bir konuşmayı banda kaydetmek
Verb
bir konuşma hakkında rapor yazmak
Verb
bir konuşmaya devam etmek
Verb
çıtır çıtır konuşmak
Verb
konuşma özgürlüğünü kaldırmak
Verb
bir konuşma sırasında not tutmak
Verb
televizyon da yayınlanan konuşma
televizyonda yayınlanan konuşma
söz özgürlüğünü boğmak
Verb
bir konuşmanın daktilo edilmiş nüshası
Noun
önceden hazırlanmayan konuşma
görünsel konuşma, ses izgeleriyle konuşmanın simgelenmesi.
söz-edim
Noun, Language-Literature
konuşma balonu
Noun, Advertising
konuşma kliniği, konuşma bozukluklarının düzeltildiği klinik.
konuşma düzeltimi/tashihi.
anlamlı söz (tümce, sözcük vb.). morpheme.
konuşma düzeni/şekli, ifade tarzı.
konuşma tanıma
Information Technology
ses, konuşmayı oluşturan ses elemanlarından herbiri.
sipariş üzerine konuşma yazan kişi
konuşmayı yarıda kesmek
Verb
biriyle müzakere etmek
Verb
birine akıl danışmak
Verb
bir konuşma sırasında birçok alıntı yapmak
Verb
bir konuşmayı alıntılarla doldurmak
Verb
bir konuşmayı alıntıyla doldurmak
Verb
bir konuşmayı alkışlarla noktalamak
Verb
konuşmasında ikide bir mısra söylemek
Verb