bütün bunlar yetmezmiş gibi, bunlar da yetmezmiş gibi, üstüne üstlük
Adverb
bütün bunlar yetmezmiş gibi, bunlar da yetmezmiş gibi, üstüne üstlük
Adverb
Fena değil. ("Nasılsın?" sorusuna cevaben)
Sentence, Idioms
İyidir. ("Nasılsın?" sorusuna cevaben)
Sentence, Idioms
İdare eder. ("Nasılsın?" sorusuna cevaben)
Sentence, Idioms
Yuvarlanıp gidiyoruz. ("Nasılsın?" sorusuna cevaben)
Sentence, Idioms
Bunu hiç beklemiyordum.
Exclamation, Idioms
Çok şaşırdım.
Exclamation, Idioms
Aklımın ucundan geçmedi.
Exclamation, Idioms
titiz/dikkatli olmak, ayrıntılara çok dikkat etmek, bütün ayrıntılarıyla bildirmek/anlatmak, kılı kırk yarmak.
Dünkü çocuk değilim.
Sentence, Idioms
Biz bu saçları değirmende ağartmadık.
Sentence, Idioms
Sen giderken ben dönüyordum.
Sentence, Idioms
Ben kaçın kurasıyım.
Sentence, Idioms
İlişkimiz yürümüyor.
Sentence, Idioms
Birbirimize uygun değiliz.
Sentence, Idioms
Tereciye tere satılmaz.
Sentence, Idioms
değil:
is not, am not, are not, has not, have not sözcüklerinin kısa şekli. Çoğunlukla
halk konuşma dilinde kullanılır. Resmî yazışmada asla kullanılmaz.
Ain't it truth? Doğru değil mi?
veya
has not'ın halk dilinde aldığı şekil.
“
am not, are not, is not, has not” sözcüklerinin kısaltılmışı.
bazen
does not'ın kısaltılmışı olarak kullanılırsa da bu, gramerce yanlıştır.
does not'ın
kabul edilen kısa şekli “
doesn't” dır.
He don't go denmez,
He doesn't go denir.
Verb
veya
has not'ın halk dilinde aldığı şekil.
: gerekmez, gerek yok.
You needn't = need not have told the news, he knew it already: Haberi o
zaten biliyor, senin söylemene gerek yok.
(kısaltılmış şekli).
'twas = it was;
'tis = it is.
was not: değildi(m). be
Adjective
T hesabı (bir muhasebe işleminin ya da işlemler dizisinin son evrimini göst
T testi (istatistikte , iki ortalama değerin arasındaki farklılıkların ölçülmesi
İngilizce alfabenin 20nci harfi.
Noun
T şeklinde şey,
T-bandage: T şeklinde sargı.
T-beam: T şeklinde kiriş.
T-rail: T
şeklinde demiryolu.
T-square: T cetveli.
Noun
bir şeyi her bakımdan dikkate almak
Verb
bir şeyi hesaba katmak
Verb
senedin ödenmesi için dava açmak
Verb
Bu işte bir yanlışlık var.
Bu olmaz/elverişli değildir.
hele bir … yapsın da görsün, haddine mi düşmüş (şiddetle red/uyuşmazlık ifade eder).
“Jo says he'll go to town.” “The hell he will!” “Jo şehre gideceğini söylüyor.” “Hele bir gitsin de görsün! = Hele gitsin, ben ona gösteririm! = Haddine mi düşmüş gitmek!”
üzerinde fazla durmak
Verb
seçmenleri yönetimi desteklemeyi sürdürmeye çağıran deyim
estağfurullah, bir şey değil.
aman dokunma politikası
Noun
= Greenwich mean astronomical time.
Kesinlikle aynı fikirdeyim.
Sentence
Aynen katılıyorum.
Sentence
Kesinlikle katılıyorum.
Sentence
Kelimesi kelimesine katılıyorum.
Sentence
Tam aynı fikirdeyim.
Sentence
insan akılnı toplayamıyor ki !
… olmasa idi.
If it hadn't been for the snow, we could have climbed tha mountain: Kar olmasaydı dağa tırmanabilirdik.
...mekten zarar gelmez.
Sentence
...mekte fayda var.
Sentence
...mekte bir sakınca yok.
Sentence
Hiç de fena olmaz.
Sentence
Gayet iyi gider.
Sentence
Hiç de fena olmaz.
Sentence
= normal pressure and temperature.
Standart Uluslararası Ticari Meslek Sınıflandırması