the ring

English-Turkish translations from the Atalay Dictionary, First Edition

throw one's hat into the ring

bir işe talip olmak Verb

throw/toss one's hat in the ring

(siyasî bir mevki için) adaylığını koymak.

throw/toss one's hat in the ring

hat^{1 (7).}

hat in the ring

politikacının adaylığını koyduğunu açıklaması

be in the ring for the governorship

valiliğe talip olmak Verb

ring down the curtain

perdeyi indirmek/kapatmak.

ring down the curtain on

son vermek, sona erdirmek, bitirmek, hatime çekmek.

ring someone up on the telephone

birine telefon etmek Verb

ring someone up on the telephone

telefon etmek Verb

ring the bell

isteğe uygun olmak, ihtiyaca cevap vermek.
This new book rings a bell with teenagers: Bu yeni

kitap çocukların ihtiyacına cevap veriyor.

ring the changes

(a) çanları (değişik sıra ile) çalmak, (b)
Brit. tavrını/tutumunu/bir işi yapış tarzını değiştirmek,

her türlü olanağı denemek, her çareye başvurmak.

ring the door-bell

kapı zilini çalmak Verb

ring the knell of sb

birinin ölüm fermanını vermek Verb

ring up the curtain

perdeyi açmak.

ring up the curtain on

başlamak, girişmek, (hizmete) açmak, küşat etmek.

ring up the price

yazarkasa fiyatı yazmak Verb

ring up the price

yazar kasaya fiyatı yazmak Verb

Yüzüklerin Efendisi: Yüzük Kardeşliği Proper Name, Cinema

English-Turkish phrases from Zargan's own database

English-Turkish